Ocak ayında “Amerika geri döndü” sloganıyla göreve gelen Joe Biden yönetiminin Afganistan fiyaskosu, ABD’yi küresel çapta istenmeyen ülke konumuna düşürdü. Adımını attığı her ülke ve bölgede arkasında kaos bırakan Washington’ın amaç ve hedeflerindeki belirsizlik ABD’ye müttefik ülkelerde dahi tepkiyi artırmış durumda. ABD’nin tek taraflı politikalarıyla, Kuzey Atlantik İttifakı’nın (NATO) da itibarını ve gücünü zayıflattığı belirtilirken, Washington’ın ilişkiye girdiği ülkeleri yarı yolda bırakan ve sorumluluk alamayan politikaları karşısında tepki çığ gibi büyüyor. Öyle ki New York Times’ta yayımlanan makalede Amerikan askeri varlığının Afganistan’dan çekilmek zorunda kalmasının ardından ABD Merkezi Haber Alma Teşkilatı’na (CIA) bölgede kapıların kapandığı kaydedildi.
CIA’E YER YOK
EVİNE DÖNDÜ
Yine New York Times’a konuşan bir Fransız analist François Heisbourg, Afganistan’da olup biten nedeniyle Amerikalılara güvenilemeyeceği algısının uzun dönemde derinleşeceğini belirterek, “Biden Amerika geri döndü dediğinde insanlar ‘Evet, Amerika evine döndü’ karşılığını verecek” sözleriyle Washington’ın girdiği itibar krizini gözler önüne serdi.
NATO’NUN EN BÜYÜK YENİLGİSİ
HEGEMONİK GÜCÜN SONU
Ağustos ayı başında The National Interest dergisinde çıkan bir analizde ABD’nin küresel hegemonyasının çöküş yaşadığı belirtilmişti. Yazıda, ABD’nin artık müttefiklerine söz geçiremediğine, geniş çaplı ve uzun süreli operasyonlarda üstünlük sağlayamadığına işaret edilmişti. Rusya ve Çin gibi potansiyel rakiplerine meydan okumasına karşın, dış politikada ABD’nin güç yarışında artık bocaladığı belirtilen makalede, Afganistan da bu duruma örnek gösterilmişti.