FETÖ’nün futbol dünyası
15 Temmuz’daki hain darbe girişiminin sorumlusu FETÖ, spor ekonomisinde aslan payını alan futbolda da etkili olmaya çalıştı. Futbolcu, teknik adam ve menajerlerle bağlantılar kuran terör örgütü sektördeki ağlarını teker teker ördü. Bu hamlelerle Türkiye’nin en büyük kulüplerinde etkinlik göstermeye çalışan FETÖ, federasyonun içerisine soktuğu kişilerle de futbolda karar alma mekanizmasında önemli bir rol üstlenmeye çalıştı.
Galatasaray Kulübü’nde Hakan Şükür’ün etkisiyle etkin bir rol almaya çalışan FETÖ, Beşiktaş’ta ise yönetici İhsan Kalkavan ve ekibiyle çalışma gerçekleştirmişti. TBMM 15 Temmuz ve FETÖ Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu raporunda teröristbaşı Fetullah Gülen'in İhsan Kalkavan'ı Beşiktaş Kulübü'ne başkan seçtirip,futbol camiasına girme emeline yer verilmişti. Bununla birlikte Fenerbahçe’nin içine de girmeye çalışan FETÖ, burada kendisiyle iş birliği yapacak adam bulmakta zorlandı. Hatta terörist başı Fetullah Gülen, konuyla ilgili olarak bir sohbetinde dert yandı.
TFF’de temizlik süreci
Geçtiğimiz aylarda Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile ilişkisi olduğunu tespit ettiği yüzlerce kişiyle yollarını ayıran Türkiye Futbol Federasyonu, ikinci dalga operasyonuna da 2017’nin Nisan ayında başlamıştı. TFF, dün yaptığı, "667 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında kurumlarında açığa alınan; temsilci, hakem ve gözlemcilerin Federasyonumuz ile ilişkileri kesilmiştir" açıklaması ile operasyonu kamuoyuna duyurmuştu. FETÖ Terör Örgütü temizliğinin önümüzdeki günlerde genişleyerek devam etmesi bekleniyor.
FETÖ'nün transfer pazarı
Teröristbaşı Fetullah Gülen futboldaki yapılanmayla bizzat kendisi ilgilendi. Öyle ki futboldaki sağ kolu Hakan Şükür’ün Galatasaray’dan ayrılıp ayrılmamasına bile karar veren kendisi olmuş. Milli futbolcularla yapılan sohbet toplantısında ortaya çıkan görüntülerde Hakan Şükür, kendisinden olan arkadaşlarının ve Beşiktaş'taki bazı arkadaşlarının selamını getirdiğini söylüyor. Sohbette bulunan ve görüntülerde yer almayan bir kişi ise Gülen'e Hakan Şükür'ün Torino’ya transferini soruyor. Teröristbaşı ise 'bu transfer için Adnan bey'le (Dönemin G.Saray yöneticisi Adnan Polat) görüştük, böyle olmasının uygun olduğunu bize söyledi' diye cevap veriyor.
Görüntülerde dikkati çeken bir başka detay ise teröristbaşı Fetullah Gülen'in Galatasaray ile ilgili yaptığı yorumlar. Gülen sohbet esnasında Hakan Şükür'ün transferi dışında 'Galatasaray'ı himmetle, dua ile ayağa kaldıracağız' ifadesini kullanıyor. Ayrıca Gülen sohbet içerisinde milli halterci Naim Süleymanoğlu'ndan da hoşnut olmadığını açıklıyor.
FETÖ'nün önünü kestikleri
Dünya ekonomisinde artık önemli bir yer eden futbol ekonomisinden aslan payını almaya çalışan ve bu sektördeki etkinliğiyle kitlelere ulaşmaya çalışan FETÖ, birçok futbolcunun ve teknik direktörün kariyerleriyle oynadı. 15 Temmuz’daki hain darbe girişiminin ardından birçok futbolcu ve teknik direktör önlerinin kesildiğini ve FETÖ’nün futbol dünyasındaki güçlerini anlatmıştı.
Galatasaray tarihinin önemli golcülerinden biri olan Ümit Karan, FETÖ’nün futboldaki etkisinden bahsederken kariyerinin sona ermesini örgüte bağlamıştı. Tecrübeli teknik direktör Yılmaz Vural, konuyla ilgili olarak ise “Türkiye’de birçok kişinin önü FETÖ yüzünden kesildi. Bu terör örgütü yüzünden CV’ler bir işe yaramadı” ifadelerini kullanmıştı. Eski milli takım futbolcusu Alparslan Tice de kariyerinin bitmesiyle ilgili FETÖ’yü suçlamış ve “Ben futbolcuların derslere gitmesini engellediğim için maalesef benim futbol hayatımı bitirdiler. Sürekli gazetelerde yazılar çıkarmaya başladılar aleyhimde” diye konuşmuştu.
FETÖ'nün 'kaptanı' Hakan Şükür
FETÖ'nün futboldaki yapılanmasına ilişkin olarak son yıllarda ortaya çıkarılan delillerle birlikte Hakan Şükür'ün örgütle 'güçlü' irtibatının perde arkası da tespit edildi. Örgütün futbol üzerindeki 'bir numaralı' sorumlusu sayılan Hakan Şükür'ün transferinden kaptanlığına kadar hemen her alanda FETÖ elebaşının bizzat talimatları var. Bu kapsamda Şükür, futbolculuğu döneminde yoğun bir şekilde FETÖ elebaşı Gülen'le irtibat kurarak, sohbetleri katıldı.
FETÖ mensupluğu suçundan başlatılan soruşturmalar kapsamında tutuklama talebi çıkarılan Hakan Şükür firari durumda. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen FETÖ soruşturması kapsamında Şükür hakkında yakalama kararı çıkarılmış durumda.
Sosyal medya üzerinden yaptığı bir paylaşımda Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hakaret ettiği gerekçesiyle yargılanan FETÖ'cü Hakan Şükür hakkında yakalama kararı çıkarıldı.
15 Temmuz sonrası babası tutuklandı
Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığının başlattığı soruşturma kapsamında, resen yakalama kararı çıkartılan ve Adapazarı'nda gözaltına alınan Şükür'ün babası Selmet Şükür tutuklandı.
Şükür’ün oğlu Hakan Şükür ile ilgili sorulan soruları ise cevapsız bıraktığı öğrenildi.
Hakan Şükür ve babası Selmet Şükür'ün yapılan ilk araştırmada gayri menkul zengini oldukları belirlendi. Hakan Şükür ve babasının Sakarya, Antalya, Bodrum, İstanbul Bakırköy, Beşiktaş, Büyükçekmece'de daireler, Adapazarı ve Sapanca'da bina, Kandıra'da arsaları olduğu tespit edildi.
Galatasaray'dan ihraç tartışması
Mart ayında Türk futbolu tartışmalara yol açan bir gelişmeye tanıklık etti. Galatasaray Kulübü'nün gerçekleştirdiği yıllık olağan mali genel kurul toplantısında FETÖ/PDY'yle irtibatlı isimlerin ihracı oylandı. Kulübün eski futbolcusu Hakan Şükür için ihraç talebi reddedildi.
Başkan son kararı açıkladı
Tepkilerin yükselmesinin üzerinde kulüp, ihracı onayladı. 'Harç ödemedikleri için ihraç edildiler' iddialarının ardından da Başkan Dursun Özbek, son kararlarını bildirdi. Başkan Özbek, harç yatırmadıkları için değil, FETÖ terör örgütü üyesi olmaları nedeniyle kulüpten ihraç edildiğini dile getirdi.
15 Temmuz sonrası saklandı: Arif Erdem
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen, Fetullahçı Terör Örgütü'nün futbol dünyasındaki yapılanmasına ilişkin başlattığı soruşturma kapsamında Galatasaraylı eski futbolcu Arif Erdem hakkında yakalama kararı çıkarıldı.
FETÖ/PDY soruşturması kapsamında hakkında yakalama kararı çıkarılarak mal varlığına el konulan Erdem'in ailesiyle 23 Temmuz günü İpsala Sınır Kapısı'ndan çıkış yaparak, eşi Gülsüm Erdem'in ailesinin kaldığı Yunanistan'ın İskeçe kentine bağlı Şahinköyü'nde saklandığı ortaya çıktı.
Cep telefonundan Gülen'e ait telefon numarası ile 289 kez görüştü. HTS kayıtlarına göre, mesaj ve konuşma yoluyla sürekli FETÖ lideri ile irtibat halindeydi.
Teröristbaşının şiirini okudu
Erdem'in FETÖ elebaşı Gülen'in yazdığı 'Medine'nin gülü' isimli şiiri okuduğu ve özel klip çektirdiği ortaya çıktı. Erdem'in daha önce de FETÖ'nün sohbetlerine katıldığı sırada çekilmiş fotoğrafları yayınlanmıştı.
Erdem'in ayrıca ByLock kullandığı, kullanma sıklığının mavi renk (az görüşme) olduğu ve Dünya Pazarlama AŞ ortakları ile şüpheli para transferi yapan kişiler arasında bulunduğu tespit edildi.
Erdem'le birlikte 204 şüphelinin dosyalarının, şüphelilerin firari olmaları veya bulunamamaları nedeniyle ayrıldığı bilgisi verilen iddianamede, Erdem'in, şüphelilerden Muharrem Atmaca'dan 2015 yılının Temmuz ayında bir işlemle 999 bin 99 lira tutarında havale aldığı aktarıldı.
'İtirafçı' oldu: Bekir İrtegün
Başakşehir Spor Kulübü'nün sözleşmesini feshettiği eski Başakşehir ve Fenerbahçeli futbolcu Bekir İrtegün, Bylock kullandığı iddiasıyla gözaltına alındı.
ByLock kullanıcısı olduğu belirlenen İrtegün’ün savcılıkta itirafçı olduğu ortaya çıktı. Örgüt bağlantıları hakkında savcılığa bilgi veren ve birçok ayrıntıyı anlatan İrtegün’ün bunun üzerine adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığı anlaşıldı.
Bilindiği gibi Fetullahçı Terör Örgütü'nün kriptolu haberleşme uygulaması ByLock kullanıcıları örgüte ilişkin bilgi vermedikleri takdirde 'Silahlı terör örgütüne üye olmak' suçu kapsamında tutuklanarak cezaevine gönderiliyor. Örgüte ilişkin itiraflarda bulunan kişiler ise Bekir İrtegün örneğinde olduğu gibi adli kontrol şartıyla serbest bırakılıyor.
Savcılık, itirafçı olan İrtegün'ün ifadelerinin içeriği konusunda Türk Milli Takımı ve spor camiasının zarar görmemesi için gizli kalmasına özen gösterdiği iddia edildi.
Başkan'dan 'ByLock' istifası: Ahmet Şan
Atiker Konyaspor Başkanı Ahmet Şan'ın FETÖ soruşturması kapsamında örgütün şifreli haberleşme programı Bylock'u kullandığı iddiasıyla ifade verdiği öğrenildi. Şan'ın evinde de terörle mücadele ekiplerinin arama yaptığı, cep telefonuna ve dijital verilere el konulduğu ifade edildi. Ahmet Şan'ın ifadesinin ardından savcının talimatıyla serbest bırakıldı.
Cumhuriyet Savcılığı'na ifade veren Atiker Konyaspor Başkanı Ahmet Şan, görevinden istifa ettiğini açıkladı. Şan, "Konyasporuma zarar gelmemesi adına; Konyaspor Kulübü Derneği üyeliğinden ve dolayısıyla büyük zaferleri yaşadığım Konyaspor başkanlığı görevinden istifa ediyorum" dedi.
Konyaspor Başkanı'nın FETÖ'den ifade verdiği ortaya çıktıktan sonra Nalçacılılar Taraftar grubu, gece yarısı sosyal medyadaki grup hesabından açıklama yapıp, Şan'a istifa çağrısında bulunmuştu.
Havalimanı'nda yakalandı: Uğur Tütüneker
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) "futbol yapılanmasına" yönelik soruşturma kapsamında hakkında gözaltı kararı verilen eski Galatasaraylı futbolcu Uğur Tütüneker, Atatürk Havalimanı'nda gözaltına alındı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu savcılarından Mehmet Şenay Baygın tarafından yürütülen soruşturma kapsamında hakkında gözaltı kararı bulunan Uğur Tütüneker, Atatürk Havalimanı'nda pasaport kontrol noktasında yakalandı.
Zürih'ten geldiği öğrenilen eski futbolcu ve teknik direktör Tütüneker, İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün Vatan yerleşkesine götürüldü. Tütüneker daha sonra tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Tütüneker, "İsmimin bu soruşturmalarda geçtiğini duyunca İsviçre’de antrenörlük yaptığım takımdan ayrılarak hemen Türkiye’ye döndüm" dedi.
1991'de tanıştı: İsmail Demiriz
Galatasaraylı eski futbolcu İsmail Demiriz, 15 Temmuz sonrası başlatılan soruşturmalar kapsamında 'FETÖ' üyesi olduğu gerekçesiyle tutuklandı. Tutuklu yargılanan ve FETÖ'yle irtibatına ilişkin bilgileri itiraf eden Demiriz daha sonra tahliye edildi.
Duruşmada ilk olarak savunma yapan tutuklu sanık İsmail Demiriz 1990 yılında Galatasaray Kulübü’nde futbol oynamaya başladığını söyledi. "Her futbolcu gibi benim de kötü ve düzensiz hayatım vardı" diyen Demiriz, "Müslüman bir insan olarak dini öğrenmek istiyordum. Bu amaçla dini yayınlar okumaya başladım. 1997-1998 yılları arasında dini sohbetlere katılmaya başladım" dedi.
1991 yılında Fetullah Gülen ile tanıştığını itiraf eden Demiriz, sonrasında da 'dini hareket' olarak düşündüğü sohbetlere devam ettiğini söyledi. Katıldığı sohbetlerde 'sorumluluk' düzeyinde bir görevi olmadığını öne süren Demiriz, "Yapının gayrimeşru amacından haberim olmadı. Ben bu hareketin devletin içerisinde gizli olarak karşılaştığından habersizdim" dedi.
'İtirafçı' bildirdi: Ömer Çatkıç
Eski kaleci Ömer Çatkıç, FETÖ irtibatına ilişkin soruşturma kapsamında gözaltına alındı.
Hakkında bir itirafçının beyanları üzerine yapılan incelemede Çatkıç'ın 'ByLock kullanıcısı' olduğu belirlendi. Cumhuriyet Savcısı Ergün Güçlü'nün talimatı üzerine gözaltı işlemi yapılan 43 yaşındaki Çatkıç, İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne getirildi. Eski kalecinin evinde de arama yapıldı.
Sorguya alınan Çatkıç'ın 2008–2012 yıllarında son olarak Antalyaspor'da forma giydiği biliniyor.
FB TV'nin eski sesi: Yasir Kaya
FETÖ'nün şifreli haberleşme programı ByLock kullandığı tespit edilen Fenerbahçe TV eski Haber Müdürü Yasir Kaya, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla Güvenlik Şube Müdürlüğü ekiplerince gözaltına alındı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında FETÖ'nün şifreli haberleşme programı ByLock kullandığı tespit edilen 35 gazeteci hakkında gözaltı kararı verildi. Kaya da bu kapsamda yakalandı.
Kaya, FETÖ soruşturması kapsamında "Silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan tutuklandı.
Son operasyonlar
15 temmuz sonrası FETÖ'ye yönelik 81 ilde kararlıkla başlatılan operasyonlar kapsamında örgütün birçok farklı alandaki yapılanması gün yüzüne çıkarıldı. Türk futbolu üzerindeki örgüt yapılanması da komuoyunun en çok dikkati çeken olaylardan biri oldu. Hakan Şükür'ün yanı sıra futbolun çeşitli aşamalarında FETÖ'cülerin bulunduğu soruşturmalarca ortaya çıkarıldı. Bu kapsamda spor spikerliğinden hakemliğe, futbolculuktan antrenörlüğe kadar farklı mesleklerde FETÖ'cülerin yer bulduğu öğrenildi.
Güvenlik güçleri kararlılıkla ByLock kullanan ve örgütle bağlantı kuran isimleri bir bir gün yüzüne çıkarıyor. Bu kapsamda gerek TFF gerekse kulüpler bazında olmak üzere gelecek günlerde yeni isimlerin de operasyonlar kapsamında yakalanması bekleniyor.
FETÖ'nün kulüpleri ele geçirme planları
FETÖ, futboldaki sağ kolu Hakan Şükür’le Galatasaray’da söz sahibi olmaya çalışırken Beşiktaş’ta ise yöneticilik yapan İhsan Kalkavan ve ekibiyle kulübü ele geçirme girişimlerinde bulunmuştu. Fenerbahçe’de işbirliği yapacak isim bulmakta zorlanan FETÖ, şike kumpasıyla sarı lacivertlilerdeki emellerine ulaşmaya çalışmıştı.
1995 yılında çekilen görüntülerde Gülen'in Galatasaray'ın eğitim kurumlarına eleştiri getirdiği ve bu kurumlardaki yapılanmasını anlattığı duyuluyor.15 Temmuz'daki hain darbe girişiminin sorumlusu olan Gülen, Hakan Şükür ve kardeşi Gökhan Şükür'ün hazır bulunduğu sohbette Fenerbahçe hakkında da açıklamalarda bulunuyor. Fenerbahçe'nin biraz sert ve katı bir tutum içerisinde olduğunu söyleyen Gülen, bir bakıma sarı lacivertlilere sızamayışlarından bahsediyor.
"Dünya Kupası primleri FETÖ'ye gitti"
FETÖ’nün futbol yapılanmasıyla ilgili olarak en çarpıcı açıklamaları FETÖ’nün eski futbol imamı olarak gösterilen Said Alpsoy yapmıştı. Fotomaç’a özel bir röportaj veren Alpsoy, 2002 Dünya Kupası’nda bazı futbolcuların kendi aralarında prim topladığını ve bu paranın da Arif Erdem tarafından Pensilvanya'ya ulaştırıldığını söylemişti.
FETÖ’nün futbol kulübü
15 Temmuz'daki ihanet girişiminin sorumlusu olan teröristbaşı Fetullah Gülen, 1996 yılında İhsan Kalkavan aracılığı ile İstanbul'da mücadele eden Nişantaşıspor'u satın almış. Gülen'in Nişantaşıspor'un sahibi olduğu dönemde kulübün isminin şike ve teşvik primine karıştığı da belirtilmişti.
FETÖ'nün lideri, çekilen bir videosunda da projelerini itiraf ediyor. Hatta o dönem Nişantaşıspor'a, Galatasaray'da oynayan ve başarılı olan (Hakan Şükür gibi) futbolcuların da transfer edilebileceğini açık açık söylüyor.