Pentagon (ABD Savunma Bakanlığı) Sözcüsü Eric Pahon’un “Türkiye’nin güney sınırında kendi güvenlik kaygılarını gidermek için atacağı adımlara saygı duyarız” şeklindeki sözleri önceki günkü Hürriyet’in manşetinde yer aldı.Hürriyet, İdlib gündeminde attığı bu manşetle Haydut Devlet ABD’yi “sempatik” göstermeye çabalıyor!Aydın Doğan’dan sonra da Sam Amca’larının yolunda devam ediyorlar: Demirören’lerin Hürriyet’i de Amerika’nın Sesi’dir.Eric Pahon’la röportajı yapan “iliştirilmiş gazeteci” Cansu Çamlıbel’in
Pentagon (ABD Savunma Bakanlığı) Sözcüsü Eric Pahon’un “Türkiye’nin güney sınırında kendi güvenlik kaygılarını gidermek için atacağı adımlara saygı duyarız” şeklindeki sözleri önceki günkü Hürriyet’in manşetinde yer aldı.
Hürriyet, İdlib gündeminde attığı bu manşetle Haydut Devlet ABD’yi “sempatik” göstermeye çabalıyor!
Aydın Doğan’dan sonra da Sam Amca’larının yolunda devam ediyorlar: Demirören’lerin Hürriyet’i de Amerika’nın Sesi’dir.
Eric Pahon’la röportajı yapan “iliştirilmiş gazeteci” Cansu Çamlıbel’in “Türkiye’nin İdlib halkının güvenliğini sağlamak için 20 bin Özgür Suriye Ordusu savaşçısını bu bölgeye göndermeye hazırlandığı yönünde haberler var. ABD’nin bununla ilgili bir çekincesi olur mu?” şeklindeki sorusuna, Pentagon Sözcüsü şu cevabı veriyor:
“Orası sonuçta Türkiye’nin güney sınırıdır ve burada yaşananlarla ilgili kaygılar taşıyorlar. Dolayısıyla, kendi sınırlarında güvenliği sağlamaları arzusunda iseler buna saygı duyarız…”
*
Bu laflar “göz boyamak” içindir ve içi boş lakırdılardan ibarettir.
Terörizmin Mühendisi Amerikan Devleti, her zamanki düzenbazlığını, üçkâğıtçılığını, yalancılığını sergiliyor…
Tam da burada, soralım:
ABD; Türkiye’ye yahut Türkiye’nin kaygılarına saygı duyduğu için mi; sınırımızda, burnumuzun dibinde PKK devleti kurabilmek gayesiyle bunca zamandır yırtınıyor?!
Sadece bu sual bile, Pentagon Sözcüsü’nün manşete çekilen malum sözlerindeki düzenbazlığı berhava etmeye yeterlidir.
*
Hürriyet Washington Temsilcisi’nin “Ankara’nın Suriye sınırındaki hangi hamlesi ABD açısından kırmızı çizgi olur” şeklindeki “iliştirilmiş” sorusuna ise Mr.Pahon şu karşılığı veriyor:
“Bizim açımızdan sorun eğer kendi adamlarımız ve birlikte çalıştığımız güçler tehlikedeyse çıkıyor...”
Bunların “birlikte çalıştıkları güçler” PKK-YPG-PYD’li teröristler olduğuna göre; ABD, aslında terörizmin hamisi pozisyonunu -kendi beyanıyla- söylemiş oluyor.
Satır aralarına dikkat buyurunuz:
Pentagon’un Sözcüsü; PKK’lı teröristlerin Türkiye’ye saldırmasını değil de, Türkiye’nin PKK’lıları temizlemesini “tehlikeli bir durum” olarak görüyor!
Faşist ABD, yaklaşık on iki bin kilometre uzaktan gelip PKK devleti kurma planıyla sınırımızda güya “kırmızıçizgi!” oluşturacak; buna mukabil, Türkiye’nin burnunun dibinde bile bir “kırmızıçizgisi” olmayacak, ha!
OYALAMAYA DEVAM
“Terör Örgütü Sevici” Eric Pahon, geçen Şubat’ta yine Hürriyet’e konuşmuş ve YPG’den bahisle “Afrin’e gidenler bizim desteklediklerimiz arasında değil” kuyruklu yalanını fışkırtmıştı!
O röportajda, ayrıca “Türklerin, Afrin’den Menbiç’e geçmeyeceğini umuyoruz. Gerçekten kaygılıyız” demişti!
Önceki günkü röportajda da “Menbiç’teki (YPG’lileri kurtarmayı kast ederek) meseleyi çözmeye çalışıyoruz” diyor!
Ezcümle…
-ABD, Menbiç’te Türkiye’yi oyalamaya devam ediyor.
Bu zamana kadar Türkiye’ye verdiği sözleri özellikle tutmadılar!
Üstüne, Haziran ayındaki “anlaşma”dan bu yana da hiçbir müspet adım atmadılar: Kıpırdamadılar bile!
-Ankara, bu Düzenbaz ABD’ye mi güvenecek?!
Ya, İdlib?
ABD, İdlib sorununun “Türkiye’nin, Rusya ve İran’la arasının bozulmasına yol açmasını bekliyor, hesaplıyor, temenni ediyor!”
“ENDİŞEYE GEREK YOK: HEPSİ BİZİM ÇOCUKLAR!”
ABD’nin 12 Eylül 1980 darbesiyle alakalı bazı “gizli yazışmaları” darbenin 38. yıldönümünde medyamızda yer aldı.
“2011 yılındaki bir başvuru üzerine gizliliği kaldırılan” ABD Dışişleri Bakanlığı’nın mevzubahis belgeleri; 12 Eylül 1980 ile 5 Kasım 1980 tarihleri arasında ABD’nin Ankara, İstanbul ve de İzmir’deki diplomatik temsilciliklerinden Washington’a gönderilmiş 10 adet yazışmadan oluşuyor.
BBC Türkçe’nin ulaştığı bu belgelerde; dönemin ABD Ankara Büyükelçisi James Spain’in imzasıyla gönderilen “Ordu’nun Yönetime El Koymasından Sonra ABD-Türkiye İlişkileri” başlığı altındaki değerlendirmede “Mevcut askeri liderlerin tamamını iyi tanıyoruz. Türkiye’nin, NATO üyeliği başta olmak üzere güvenlik veya dış politikasında değişim yaşanacağı yönünde bir endişe taşımamıza gerek yoktur” deniliyor!
*
12 Mart 1971 Muhtırası döneminde CIA ajanı olarak Türkiye’de deneyim kazanan Mister Spain, 12 Eylül’ün generalleriyle çok yakın münasebetler içerisindeydi…
Spain, kaleme aldığı “American Diplomacy in Turkey” adlı 1984 basımı hatıratında “Darbeden önceki birkaç haftanın tamamında Kenan Evren’in başını çektiği beş generalin ve de Haydar Saltık’ın sıklıkla elçilik konutuna geldiklerini” yazmıştır!
*
Başkanlıktaki son senesinde James Spain’i Ankara’ya büyükelçi olarak atayan Jimmy Carter, 12 Eylül’den beş yıl sonra Cumhuriyet gazetesine verdiği röportajda şöyle diyordu:
“12 Eylül askeri müdahalesiyle ferahladık…
İran’da monarşinin devrilmesinden ve Afganistan’ın işgal edilmesinden sonra Türkiye’de yaşanan bu istikrar hareketi içimizi ferahlatmıştı!” (21 Temmuz 1980)
*
“Süper Demokratik!” ABD’nin Türkiye’de “istikrar”dan anladığı nedir? El Cevap: “Darbe”dir!
-Darbe, Haydut ABD ile “eş anlamlı” bir sözcüktür!
#ABD
#Terör
#PKK
