Turgay Ciner’in Habertürk’ü, dokuz yıl süren yayın hayatı boyunca “Türkiye’yi ABD’nin tezlerine ve politikalarına eklemlemeye” gayret sarf eden bir gazeteydi.Dün son kez yayınlanan Habertürk’ün 2 Temmuz 2018 tarihli nüshasında, İncirlik Üssü’nün Amerikalı komutanı Albay David Eaglin ile yapılmış bir röportaj vardı. Eaglin “İncirlik’ten ayrılma planlarının olmadığını” söylüyordu…“İncirlik, müttefikimiz ve stratejik partnerimiz Türkiye ile on yıllardır süren çalışma isteğimizin sembolüdür” diyordu!Amerikalı
Turgay Ciner’in Habertürk’ü, dokuz yıl süren yayın hayatı boyunca “Türkiye’yi ABD’nin tezlerine ve politikalarına eklemlemeye” gayret sarf eden bir gazeteydi.
Dün son kez yayınlanan Habertürk’ün 2 Temmuz 2018 tarihli nüshasında, İncirlik Üssü’nün Amerikalı komutanı Albay David Eaglin ile yapılmış bir röportaj vardı. Eaglin “İncirlik’ten ayrılma planlarının olmadığını” söylüyordu…
“İncirlik, müttefikimiz ve stratejik partnerimiz Türkiye ile on yıllardır süren çalışma isteğimizin sembolüdür” diyordu!
Amerikalı albayın işte bu şekilde tanımladığı İncirlik Üssü; 15 Temmuz 2016’daki FETÖ darbe kalkışmasına YARDIM VE YATAKLIK yapmıştır.
15 Temmuz gecesi FETÖ’cü subayların İncirlik’teki Amerikalılar ile on iki görüşmesi tespit edilmiştir.
Doğrusu; İncirlik Üssü’nün “darbe girişiminin sembolü” olarak tarif edilmesidir!
Dahası; İncirlik Üssü, daha fazla gecikmeden kapatılmalıdır!
Amerikalıların “İncirlik’ten ayrılmaya” niyetleri yok; madem öyle onları biz sepetleyelim: Hak ettikleri muamele budur!
Habertürk’teki o röportajda “İncirlik Üssü, 15 Temmuz darbe girişiminin merkezi olarak görülüyor. O tarihte, siz burada değildiniz ama fikrinizi sormak isterim” şeklindeki bir suale karşılık Amerikalı Albay’ın “Yorum yapamayacağını” söylediğini de buraya not edelim!
Haydut Amerikan Devleti, FETÖ’sünün eliyle darbeye kalkışarak Bağımsız Türkiye’yi işgal etmek istedi:
İncirlik’in komutanı Amerikalı Albay ise “cürmümeşhut” halinde yakalandıkları bu hayati konuda “yorum” yapamıyor; buna mukabil, zerrece utanmadan “ABD’nin Türkiye ile stratejik müttefikliğinden” bahsedebiliyor!
Üçkâğıtçılık, sahtekârlık, düzenbazlık, yüzsüzlük, ahlaksızlık bunların hayat tarzıdır.
Türkiye ABD ile “müttefik veya stratejik ortak” yahut “dost” falan değildir. Bütün bu tanımlamalar; kocaman bir yalandan, hikâyeden ibarettir…
Ya nedir? Haydut Devlet ABD; Bağımsız Müslüman Türkiye’nin azılı düşmanıdır! Düşmanlığını da sürdürecektir!
“Washington ile herhangi bir surette yeniden yakınlaşmak” ise “yine/yeniden/ bir kez daha aldatılmak” ve de “telafisi çok güç büyük zararlar görmek” demektir!
AJAN BRUNSON’I KURTARMAK!
“Amerika’nın Sesi” Hürriyet’teki kimi köşelerde Papaz maskeli CIA ajanı Brunson’ın serbest bırakılması yönünde “inceden” yayınlar yapıldığı dikkatli gözlerden kaçmıyor.
Bir süre önce “Gizli tanıkların Brunson ile alakalı söylediklerine itibar etmeyin” diye “yer yapmaya” yeltenmişlerdi! Son günlerde ise “ABD ile ilişkilerin iyileştirilmesi adına 18 Temmuz’da Rahip Brunson davasından bir tahliye çıkar mı? Erdoğan kavga etmeyi bildiği kadar, uzlaşmayı da bilen bir lider…” yollu satırlar ibretliktir!
Yirmi yıl boyunca Türkiye’de ikamet eden “din adamı” kamuflajlı CIA ajanı Brunson, 15 Temmuz darbe girişiminde de işin içindedir.
FETÖ/ABD ile yahut 15 Temmuz’un darbecileriyle mücadele etmek/edebilmek; malum köşelerde sözü edilen “uzlaşma” ile mi mümkün olacaktır? Ne münasebet! Asla!
ABD ve piyonları, size saldıracaklar; sizi bombalayacaklar, sizi öldürecekler ve dahi işgale kalkışacaklar; siz de gelin “uzlaşalım” mı diyeceksiniz, onlara?!!!
FETÖ eliyle darbeye kalkışan ABD’nin -kaşar ajanını- “ABD ile ilişkilerin iyileştirilmesi adına serbest bırakmak” fevkalade vahim bir yanlış olacağı gibi böyle bir tahliye çok ciddi bir taviz anlamına da gelir. Bu; duvara dayanmış durumdaki ABD’yi çok müşkül vaziyetten kurtarmakla eş anlamlı bir taviz olur!
Amerikan tezlerinin dublajının yapıldığı Hürriyet’te “işte bunun zeminini oluşturmaya çabalıyor” bazıları...
Muhtemel tepkileri bildikleri için –elbette, davul çalarak değil- “Aheste çek kürekleri, mehtap uyanmasın” yöntemiyle çalışıyorlar!
ACEMOĞLU KAMPANYASI
Bir diğer taraftan da; dün kapanan Habertürk’ün “Görevimiz Truva!” antetli yazarının başlattığı, Hürriyet’teki iki Gladyocu yazarın da devam ettirdiği “Daron Acemoğlu’nu Bakan Yapma” Kampanyası dikkat çekiyor!
Acemoğlu’nu yeni Kemal Derviş rolüyle Türkiye’deki ekonomik denklemin içine yerleştirmek için kaç gündür adeta yırtınıyorlar!
Onu, Erdoğan’a beğendirmek için mütemadiyen dil döküyorlar.
“Türkiye’nin ABD’ye/IMF’ye muhtaç olduğu” algısını oluşturmak için gayret sarf ediyorlar…
Gayeleri, Türkiye’nin bir kere daha IMF’nin boyunduruğu altına girmesidir!
Cumhuriyet’e konuşan Prof. Daron Acemoğlu “Türkiye’ye IMF programının yardımcı olacağını düşünüyorum” diyor! (2 Temmuz 2018)
***
Habertürk ve Hürriyet’in köşelerindeki Acemoğlu paslaşması, “Amerikancılık” temelinde geliştirilen bir kontra ataktır…
Cumhuriyet’in manşetten Daron Acemoğlu’nu konuşturması mı; “ters manyel” yaparak da olsa, aynı “hesaba dâhil” yani aslında “aynı kapıya çıkan” bir yayındır.
Daron Acemoğlu’nu Ankara’ya “afiyetle yedirmek“ için Gladyocu ve de IMF’ci Ertuğrul Ö. dün de çok gayretliydi. Halen daha “Ankara’ya üstelik böyle bir vasatta esaslı bir gol atabilir miyiz”” diye umutludur!
Dönemin Başbakanı Turgut Özal’ın Ocak 1985’te görevden aldığı bakan İsmail Özdağlar’ın damadıdır; Prof. Daron Acemoğlu!
#Darbe
#FETÖ
