Yurttaş Aydın Doğan’dan sonra “kankası” Angela Merkel de bırakıyor! 2005’ten beri Almanya Şansölyesi olan Merkel, Aralık ayındaki kurultayda partisi CDU’nun liderliğine aday olmayacağını açıkladı. 2021 seçimlerine kadar başbakanlık görevini sürdürecek; ancak o seçimde başbakanlığa aday olmayacak. Herhangi bir siyasi görev dahi üstlenmeyecek.Merkel’in bu “kademeli veda” kararını almasında, iktidar partilerinin ardı ardına iki eyaletteki seçimlerde ciddi bir oy kaybına uğraması -bardağı taşıran son
Yurttaş Aydın Doğan’dan sonra “kankası” Angela Merkel de bırakıyor! 2005’ten beri Almanya Şansölyesi olan Merkel, Aralık ayındaki kurultayda partisi CDU’nun liderliğine aday olmayacağını açıkladı. 2021 seçimlerine kadar başbakanlık görevini sürdürecek; ancak o seçimde başbakanlığa aday olmayacak. Herhangi bir siyasi görev dahi üstlenmeyecek.
Merkel’in bu “kademeli veda” kararını almasında, iktidar partilerinin ardı ardına iki eyaletteki seçimlerde ciddi bir oy kaybına uğraması -bardağı taşıran son damla, misali- etkili oldu!
ADAYLAR ARASINDAKİ O İSİME DİKKAT
18 yıldır CDU’nun lideri olan Angela Merkel’in çekilme kararını müteakip “Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi”nde genel başkanlık koltuğu için yarış başladı…
Merkel’in genel sekreterliğe getirdiği Annegret Kramp Karrenbauer; partinin “muhafazakâr kanadını temsil eden” Sağlık Bakanı Jens Spahn ve de CDU’nun eski grup başkanı Friedrich Merz adaylık için hazır olduklarını
ilan ettiler.
Bu üç aday arasında Friedrich Merz’in ismi öne çıkıyor!
Merz, David Rockefeller’ın kurucusu olduğu Trilateral Komisyon’un üyesidir…
CDU’nun en etkili politikacılarından Merz, aynı zamanda Atlantik Brücke’nin başkanlığını yürütüyor!
İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana “ABD’nin Sömürgesi” konumundaki Almanya’da; 1952 yılında “Özel Örgüt” olarak kurulan, “Gizli Loca” diye de tanımlanan Atlantik Brücke’nin yönetim kurulu üyeleri arasında Şansölye Angela Merkel ile Bild gazetesinin eski genel yayın yönetmeni Kai Diekmann da yer alıyor.
GİZLİ LOCA’NIN “SATILMIŞ GAZETECİSİ”
CIA’in “kanatları altındaki” Atlantik Brücke’nin binası mı; Başbakan Merkel’in evine “komşu binadadır!”
13 Ocak 2017’de “kuşkulu” bir biçimde hayata veda eden gazeteci Udo Ulfkotte, Almanya’nın önde gelen siyasileriyle gazetecilerini belgelerle deşifre ettiği “Satılmış Gazeteciler” adlı kitabında “Atlantik Brücke derneğinin üyeleri, kamuoyu kanaatlerinin ABD yanlısı anlamında etkilenmesi için çaba harcarlar” diye yazmıştır…
Vaktiyle CIA tarafından devşirilen “Satılmış Gazeteci” Kai Diekmann’ın “tam teşekküllü Amerikancılığı” buradan koşuyor!”
Türkiye’deki Baronsal Gladyo’nun medyamızda yıllardır Sam Amca’sı hesabına istihdam ettiği Ertuğrul’un “kankası” olan Kai’den bahsediyoruz…
Yahudi şirketi Axel Springer’in çıkardığı Bild gazetesi, Kai döneminde zirveye çıkan “İslam düşmanlığına dayalı” yayınlarını Diekmann’dan sonra da “ihtimamla” sürdürüyor!
Bild’in yöneticilerinden Nicolaus Fest, 27 Temmuz 2014 tarihli köşesinde aynen şöyle yazmıştı:
“Tanrı’ya inanmıyorum. Ancak, Hıristiyanlık ve Yahudilik hatta Budizm beni rahatsız etmiyor. Beni sadece İslam dini rahatsız ediyor. Üstelik gittikçe artan bir oranda…”
DANTELÂ GİBİ ÖRÜLMÜŞ DERİN BAĞLANTILAR
Bild’in eski yönetmeni Kai, Aydın Doğan’ın Hürriyet’inde yıllarca “yönetim kurulu
üyeliği” yaptı…
“İslam Düşmanı” Trump, Aydın Doğan’ın eski ortağıydı…
“Yurttaş Doğan”ın “kankası” olan Merkel’in babası ise Evanjelist bir papazdı…
Sam Amca’sının “etki ajanı” Ertuğrul; Evanjelist bir CIA ajanı olan Brunson’ın serbest bırakılıp ABD’ye dönebilmesi için medyamızda “en çok gayret gösteren” isimlerin başında geliyordu: Ajan Brunson “uçağa binip de, önce Almanya’ya sonra da ABD’ye gittiğinde” herhalde “zil takıp” oynamıştır!
Bir nevi “Medya 007’si” olan Hedonist Ertuğrul, 2015’teki bir röportajda “ağzındaki baklayı” çıkarmış ve “Bir tek şey istiyorum. Karıma da söyledim. Cenaze törenimi kilisede yapsınlar” demiştir!
Hürriyet’teki 13 Ağustos 2017 tarihli köşesinde ise Aydın Bey’in “eski garsonuna” şöyle sesleniyordu:
“-Deizm, matah bir şeydir, sevgili Ahmet!”
BU GELİŞMEYE ÖYLE BOZULMUŞ Kİ…
Meşhur İrlandalı sanatçı Sinead O’Connor, geçenlerde Müslüman olduğunu ve “Şüheda” ismini aldığını açıkladı.
Ertuğrul’un bu habere “fena bozulduğunu (27 Ekim 2018 tarihli yazısında) görebilmek hiç de zor değildi!
1966 doğumlu O’Connor’ın, Katolik Hıristiyanlığı bırakıp da İslam’ı seçmesi ve başını örtmesi; 007’yi büyük bir hayal kırıklığına uğratmış olmalı ki, sanatçının bu kararını aklınca “sulandırmaya” yelteniyordu!
*
Elbette bilemeyiz; ancak aklımıza da geliyor…
OO7’nin “yazmak isteyip de yazamadıkları” şunlar mıydı, acaba:
“Biz insanları bin bir desise ile İslam’dan uzaklaştırmak için bunca çaba sarf ediyoruz; hit parçalarınla yıllarca dünya listelerini sallayan İrlandalı Katolik bir şarkıcı olarak, senin şimdi şu yaptığına bak!”
#Angela Merkel
#Aydın Doğan
