Kim hangi müziği dinler bilemeyiz ama Özgür Bey’in bu aralar Sümer Ezgü’den şu türküyü dinlediğini tahmin ediyorum:
“Yağmur yağar şıpır şıpır buz gibi / Eriyorum ben de çürük tuz gibi / Kocan ile geçincemen yoğise / Boşan da gel kabulümsün kız gibi…”
Bu tahminimizin dayanağı, hiç çekinmeden “oradan ayrılın buraya gelin” diye ayıplı mal gibi bir çağrı yapması.
İçinde bulunduğu durumu kavrayamamak, ne olduğunu anlayamamak, sadece balıklara has değil.
İçinde yüzdükleri suyu bilmiyorlarsa, dışarıyı görmediklerindendir. Bunu öğrendikleri zaman, sudan çıkmış balık olur ve can verirler.
İnsanları farklı sanmayalım, yanlış konumlandırmayalım.
Birinci Dünya Savaşı çıktığında, kimse “Birinci Dünya Savaşı” olduğunu bilmiyordu.
İnsanlara göre, sadece büyük bir savaştı başlayan.
İkincisi başladığında “Aha” dediler, “Dünya tekrar savaşa tutuştu. O hâlde önceki savaş, birinci olmalı.”
Bazı siyaset bilimcilere, sosyologlara, tarihçilere göre, üçüncü dünya savaşı çoktan başladı. Bugünlerde savaşın tam içindeyiz.
İleride kayıtlara şöyle notlar düşülecek:
“Üçüncü dünya savaşı çıktığında, insanlar o savaşın başladığını yıllarca anlayamamışlar. Arada tek tük söyleyenler olmuş ama çoğunluk o gerçeği görememiş.”
İki arkadaş, ellerinde kazma kürekle, gece vakti toprağı kazarken bir küp bulmuşlar. Üstünde “M.Ö. 350” yazısını görünce, biri bunun sahte olduğunu söylemiş.
Diğeri itiraz etmiş. “Niye inanmıyorsun? Üstüne tarihini yazmışlar işte.”
Adamlar o kadar yıl öncesinden bilmişler! Biz de konuşma kayıtlarını bulduk, deşifre ettik:
“Usta, öyle sanıyorum ki ileride çok önemli bir şey olacak ve o tarih milat kabul edilecek. Bizim bu dönemimiz de Milat Öncesi diye anılacak!”
“Git başımdan evladım! Zevzeklik etme!”
“Görürsün usta. Yahut ikimiz de göremeyiz ama bak ben buraya yazıyorum. Sanırım 350 yazsam kurtarır!”
Putin ile Kim görüştü, ABD gerildi. Putin’le kim görüşse ABD gerilecek.
Savaş kabinesinin dağılması İsrail’i çok etkilemez. Savaşı da durdurmaz. O kabine göstermelikti.
Savaş kabinesinin kurulmasındaki maksat, birlik içinde hareket edildiği imajını vermekti. “Gelin, siz de hükûmetin yanında durun” teklifinden kaynaklanıyordu.
Sembolik bir delil teşkil etmekten öteye geçemezdi, geçmedi de.
“Esas kabine” dağılırsa savaş sona yaklaşır. O da fazla uzak görünmüyor.
İlhan Maskeli “İleride insanların cep telefonu kullanmayacağını” söylemiş.
Telgraf çekeriz, mektup yazarız, bayramlarda kartpostal göndeririz.
Sorulsaydı, birkaç yıl oldu derdim. Meğer 17 yıl geçmiş Nusret Özcan’ın vefatı üzerinden.
Pazar günü Eyüpsultan’da dostlarla buluşup Nusret Abimizi anacağız.
Biz eski Yeni Şafakçılar olarak, bir araya geldiğimiz zaman, zaten hep anıyoruz onu. (Grup fotoğrafında bile o var. Gümüş sakalıyla tebessüm ediyor.) Bu sefer planlı programlı olacak.
Unutmayan, özleyen ve merak eden arkadaşlarla Yeni Dünya Vakfı’nın Muhittin Sokağı, Nu. 7 Eyüpsultan adresindeki merkezinde, saat 16.01’de buluşalım. Sohbetin ardından kabri başında birer Fatiha okuruz. İsteyen iki tane okuyabilir. Biri gidenler için, diğeri gidecekler için. Sayılara çok takılmayalım, hepsi bir.
![](/default_profile.png)
![](https://img.piri.net/mnresize/72/-/resim/imagecrop/2015/06/07/resized_49400-5759mehmetseker2.png)
![](https://img.piri.net/mnresize/72/-/resim/imagecrop/2015/07/23/resized_8d3a9-bed1erdaltanaskaragol2.png)
![](https://img.piri.net/mnresize/72/-/resim/imagecrop/2014/12/15/resized_c64ce-a5c0icfoto.png)
![](https://img.piri.net/mnresize/72/-/resim/imagecrop/2015/06/07/resized_f3f84-f848yusufkaplan2.png)
![](https://img.piri.net/mnresize/72/-/piri/upload/3/2023/12/22/4a0d0fab-hq6srm2rco6ulq8u8g62nr.png)
![](https://img.piri.net/mnresize/72/-/resim/imagecrop/2015/06/07/resized_97e03-c366suleymanseyfiogun2.png)