Salgının öteki yüzü Açlık ve gıda güvensizliği

04:0012/05/2020, Salı
G: 12/05/2020, Salı
Abdullah Muradoğlu

“Dünyadaki en zengin ülkelerden birinde milyonlarca insan her gün aç kalıyor.”Bu cümleyi ABD merkezli haber sitesi “Vox”taki bir yazıdan aynen iktibas ettim. Yazı, binlerce Amerikalıyı gıda kuyruklarında gösteren fotoğraflarla destekleniyordu. Tabii bu fotoğraflar “Amerikan İstisnacılığı”nın hakikatte bir yanılsama ve hayalden ibaret oq lduğunun da apaçık göstergesiydi.“Amerikan İstisnacılığı” ABD’nin dünyanın bütün uluslarından hem ‘farklı’ ve hem de ‘önde’ ve ‘üstün olduğunu vehmeden bir dünya

“Dünyadaki en zengin ülkelerden birinde milyonlarca insan her gün aç kalıyor.”

Bu cümleyi ABD merkezli haber sitesi “Vox”taki bir yazıdan aynen iktibas ettim. Yazı, binlerce Amerikalıyı gıda kuyruklarında gösteren fotoğraflarla destekleniyordu. Tabii bu fotoğraflar “Amerikan İstisnacılığı”nın hakikatte bir yanılsama ve hayalden ibaret oq lduğunun da apaçık göstergesiydi.

“Amerikan İstisnacılığı” ABD’nin dünyanın bütün uluslarından hem ‘farklı’ ve hem de ‘önde’ ve ‘üstün olduğunu vehmeden bir dünya görüşünü ifade ediyor. Amerikan yönetimleri bu kavrama dayanarak diğer ulusların kaderine her yolla müdahale etmeyi ‘meşru’ görmekteydiler. Ne var ki Dünyanın en süper gücü ABD, “COVİD-19 “ kod adlı süper mini virüs ordusuyla baş etmede çaresiz kaldı.

Dünyanın en büyük ekonomisi olan ABD’nin yıllık savunma harcaması yaklaşık 800 milyar dolar. ABD’nin en büyük rakipleri olan Çin ve Rusya’nın toplam savunma bütçeleriyse ABD’nin savunma bütçesinin dörtte birinden daha az. Şimdi Amerikalılar bu süper gücün gerçekte ne işe yaradığını sorguluyorlar.

Salgının ABD’ye sirayet etmesinden bu yana 30 milyondan fazla Amerikalı işini kaybetti. Şimdi bu insanların çoğu , “Gıda Bankaları” adı verilen kar amacı gütmeyen sivil kuruluşların yardımlarına muhtaç durumdalar. Amerikan medyası bu kuruluşlara ait depoların önünde gıda yardımı almak için uzun kuyruklarda bekleyen insanların yürek burkan fotoğraflarını yayınlıyor.

Ancak Gıda Bankaları devasa boyutlara ulaşan taleplere cevap vermekte büyük zorluklar yaşıyor. Ülke çapında 200 civarında gıda bankasını temsil eden “Feeding America” sadece geçen yıl 40 milyon Amerikalıya gıda yardımı yaptı. Bu sayı salgın sebebiyle son iki ay içerisinde kat kat arttı. Yiyecek yardımı alan Amerikalılar’ın yüzde 50’si ilk defa bu yıl gıda bankalarına başvurmuş. Bu fotoğraf bile tek başına ABD’de sosyal güvenlik sisteminin ne kadar içler acısı durumda olduğunu gösteriyor. ABD ‘Halk Sağlığı’ sistemiyse daha fena durumda.

“Feeding Amerika” salgının ekonomiyi vurması sebebiyle bağışlarda yüzde 40 ila yüzde 60 arasında düşüş yaşamış. Kuruluş, önümüzdeki aylarda 17 milyon kişinin daha kuyruklara katılacağını tahmin ediyor. Salgınla mücadele önlemleri sebebiyle gıda dağıtım ağında faaliyet gösteren gönüllü sayısının azalması da ayrı bir sorun tabii.

Gıda Bankaları ihtiyaç sahiplerine yiyecek yardımı için mücadele ederken, çiftçiler binlerce varil sütü döküyor, milyonlarca kilo taze ürünü yakıyorlar. Salgınla mücadele önlemleri sebebiyle tedarik zincirleri kesintiye uğradığından tavuk ve domuz çiftliklerinde de milyonlarca hayvan telef ediliyor.

ABD’deki et işleme kapasitesinde çok ciddi oranlarda azalma yaşandığından süpermarketlerde ürün bulmak giderek zorlaşıyor ve daha pahalı hale geliyor. Hamburger başta olmak üzere Amerikalıların beslenme alışkanlıkları bu durumdan olumsuz etkileniyor.

Gıda tedarik zincirlerinde yaşanan kesintiler “Gıda Bankaları”nın da en büyük sorunu. Özetle söylemek gerekirse ABD çok ciddi bir gıda güvenliği sorunuyla yüz yüze. Sadece ABD’de değil, Dünyanın birçok ülkesinde tedarik zincirleri bozulduğundan ötürü küresel bir gıda krizi söz konusu. Salgın, ekonomik durgunluk ve işsizlik sebebiyle bu yıl 300 milyona yakın insanın daha açlıkla yüz yüze gelmesi bekleniyor.

“Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO)” Kovid-19’un etkileri hakkındaki bir raporunda küresel gıda tedarik zincirlerinde yaşanan kesintinin hem salgının yayılım hızını devam ettireceği ve hem de sosyal gerilimleri artıracağı uyarısı yapılıyordu.

BM Dünya Gıda Programı (WFP) Direktörü David Beasley ise Nisan ayında yaptığı bir açıklamada

“Şu an sadece Kovid-19 salgınıyla değil aynı zamanda açlık salgınıyla karşı karşıyayız” demişti.

Küreselleşen Kovid-19 salgını sadece insan sağlığını tehdit etmekle kalmadı, ayrıca ekonomik bir şok dalgasına yol açtı. Bu yüzden küresel gıda krizini KOVİD-19’un “üçüncü şok dalgası” olarak yorumlayanlar haksız sayılmazlar.

#ABD
#BM
#David Beasley