Savaş belirsizlikler diyarıdır..

04:0022/01/2023, Pazar
G: 22/01/2023, Pazar
Abdullah Muradoğlu

Carl von Clausewitz“Savaş üzerine” başlıklı meşhur kitabında “savaş, belirsizlikler alanıdır: Harekâtın dayandığı unsurların dörtte üçü kalın bir sis tabakasının ardında saklıdır” demişti. Clausewitz savaş’ın “şans ve tesadüfler alanı” olduğunu da belirterek, “İnsan faaliyetlerinin başka hiçbir alanında bu davetsiz misafire bu kadar yer yoktur, çünkü başka hiçbir alanda insanlar onunla bu kadar yakın temas halinde değillerdir” diyerek devam ediyordu.Clausewitz’in “savaş sisi” bana İngiliz tarih


Carl von Clausewitz
“Savaş üzerine” başlıklı meşhur kitabında “
savaş, belirsizlikler alanıdır: Harekâtın dayandığı unsurların dörtte üçü kalın bir sis tabakasının ardında saklıdır” demişti. Clausewitz savaş’ın “şans ve tesadüfler alan
ı” olduğunu da belirterek, “İnsan faaliyetlerinin başka hiçbir alanında bu davetsiz misafire bu kadar yer yoktur, çünkü başka hiçbir alanda insanlar onunla bu kadar yakın temas halinde değillerdir” diyerek devam ediyordu.
Clausewitz’in “
savaş sisi
” bana İngiliz tarih filozofu
Arnold Toynbee
’nin “
Tarih
”i nitelerken mitolojik bir karaktere yaptığı atıfı hatırlattı. Yunan efsanelerinde “
Proteus
” geçmiş, şimdi ve gelecek ile ilgili bilgilere sahip olduğuna inanılan insan-üstü bir karakterdir. Proteus’tan bilgi almak için, önce onu yakalamak gerekiyor. Ne ki “Proteus”, yakalandığı anda başka bir şekle dönüşerek insanları hayal kırıklığına uğratır. “Proteus” bir yaşlı adamdan bir aslana, ardından yılana, leopara, ürkütücü bir yaban domuzuna, hatta bir ağaca dönüşerek oyununu sürdürür.
Söz konusu betimlemesinde Tarih’in “
protean
”(değişken) olduğunu belirten Toynbee, “
Siz onu belli bir biçimde yakalar yakalamaz o gene, Proteus gibi, biçimini değiştirecektir. O kadar ki, bazen tanınması bile güçleşir. Biçim değiştirmek tarihin tabiatında vardır, çünkü tarihin tabiatı, üzerine yeni şeyler ekleyerek devam etmektir
” diyordu. Hakikaten savaş da tarih gibi ‘protean’dır, sahada devreye giren beklenmedik unsurların etkisiyle seyir değiştirir.
“Ukrayna Savaşı” hem Clausewitz’in, hem de Toynbee’nin betimlemelerine uygun bir seyir izliyor. Çok kısa süreceği öngörülen, Rusya’nın ise “
özel askerî operasyon
” olarak nitelediği savaşın üzerinden neredeyse bir yıl geçti. Üstüne üstlük, savaşın bu yıl da devam edeceğine dair bir kanaat söz konusu. Taraflar anlaşmaya yanaşmazlar ise savaşın daha da uzayacağı aşikâr. Aslına bakılacak olur ise Ukrayna’da savaş 2014’ten beri bir şekilde devam ediyordu.
Ukrayna’daki Rus birliklerine
Hava-Uzay Kuvvetleri Komutanı Sergey Surovikin
komuta ediyordu. 10 gün kadar önce bu göreve Rusya Genelkurmay Başkanı
Valeriy Gerasimivov
getirildi. Bu değişiklik savaşın yeni bir veche kazandığını gösteriyor. Bu gelişme Ukrayna’daki geniş çaplı harekâtın artık “özel askerî operasyon” olarak nitelenmediğinin dolaylı itirafıdır.

Bütün dünyanın gözü Ukrayna’daki savaşta. Birkaç ülke yönetimi dışında bütün dünya bu savaşın bir an önce bitmesini ümit ediyor. Ne var ki savaşan tarafların ortak bir noktada buluşarak savaşa son vermeleri giderek güçleşiyor. ABD’den gelen mesajlara göreyse, barış masasının kurulabilmesi için Ukrayna’nın savaş sahasında elinin güçlendirilmesi tek şarttır.

ABD Dışişleri Bakanı
Antony Blinken
, İngiltere Dışişleri Bakanı
James Cleverly
ile yaptığı görüşmenin ardından gerçekleştirilen basın toplantısında, “
Bu savaşın kalıcı bir şekilde sonunu getirmenin, diplomasiye gitmenin ve anlaşmanın en hızlı yolu, savaş alanında Ukrayna’nın elini güçlendirmektir. Biz de tam olarak bunu yapıyoruz
.” diyordu. ABD’nin şimdiye kadar Ukrayna ordusuna 25 milyar dolarlık silah ve mühimmat sağladığını belirten Blinken önümüzdeki günlerde yeni silah yardım paketlerini açıklayacaklarını söylüyordu.
Cuma günü Almanya’daki ABD’ye ait
Ramstein Hava Üssü’nde
düzenlenen bir toplantıda konuşan
ABD Genelkurmay Başkanı Mark Milley
ise Rus ordusunu bu yıl Ukrayna’dan çıkarmanın askerî bakımdan zor olduğunu, ancak imkânsız olmadığını savunuyordu. Milley Ukrayna ordusunun sahada başarılar gösterdiğini, bazı bölgeleri yeniden ele geçirebileceğini söylüyordu. Milley, Rusya’nın yüz binin çok çok üzerinde kayıp verdiğini de öne sürüyordu.
Tarafsız gözlemcilerse ABD desteğinin Ukrayna ordusunun savaşı sürdürmesine imkân tanıyabileceğine, ancak savaşı kazanmalarını sağlayamayacağına dikkat çekiyorlar. Diğer yandan Rusya ve Ukrayna’nın askerî kayıpları hakkındaki bilgiler üzerinde de kalın bir sis tabakası bulunuyor. Bilhassa Amerikan medyasında Rusya’nın kayıplarına ilişkin olarak göze çarpan sis tabakası “
Savaş başladığında ilk zayiat, gerçektir”
sözünü bir kez daha doğruluyor.
Amerikalı şahinler için Ukrayna Savaşı’nın uzamasında ABD açısından bir “
stratejik yarar
” söz konusu. Bu savaşın ABD ve Rusya arasında bir “
vekalet savaşı
” olduğuysa herkesçe kabul ediliyor. Soru, bu son derece yıkıcı ve ölümcül vekalet savaşının daha ne kadar süreceğidir.
#ABD
#Rusya
#Ukrayna
#Ramstein Hava Üssü
#Ukrayna Savunma Temas Grup Toplantısı