Her şey İsveç’te 14 yıl sürgün hayatı yaşayan İranlı muhalif Habib Chaab'ın Türkiye’ye geldikten sonra ortadan kaybolmasıyla başladı. MİT’in hızlı bir şekilde yürüttüğü soruşturmayla Chaab’ın ortadan kaybolmasının ardındaki esrarengiz olaylar zinciri çözüldü.
Edinilen bilgiye göre eski eşi, Chaab’ı İsveç’ten kendisini görmek ve 100 bin euro borç vermek vaadiyle İstanbul’a çağırdı. Chaab da 9 Ekim'de Beylikdüzü’ndeki bir adrese geldi.
TRT Haber'in haberine göre, soruşturmayı derinleştiren MİT, İran istihbaratıyla bağlantılı hücreyi çökertti. Zindaşti için çalışan ve olaya karışan 11 kişi tespit edilerek yakalandı.
İran istihbaratına çalışan Naci Şerifi Zindaşti uyuşturucu kaçakçılığı yapan karanlık bir isim. İran’da hakkında idam kararı alınınca Türkiye’ye kaçtı. 2007’de cinayet suçlamasıyla Türkiye’de yargılandı. FETÖ’cü Zekeriya Öz tarafından gizli tanık olarak kullanıldı.
4 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 24 yıl hapis cezası istenen Zindaşti, 2018 yılında ortadan kayboldu. Daha sonra da İran’da ortaya çıktı. Türkiye tarafından aranan Zindaşti’nin suç faaliyetlerini İran’da sürdürdüğü belirtiliyor.
Peki, Habib Chaab neden İran istihbaratının hedefindeydi? Chaab, İran’daki Arap muhalif azınlığın bağımsızlığını savunuyordu. Arap Mücadele Hareketi’nin İsveç kolunu yönetiyordu.
O, İran’ın son dönemde kaçırdığı muhalif isimlerden sadece biriydi. Daha önce Fransa’da yaşayan İranlı muhalif Ruhollah Zam da tuzak kurularak Irak’a getirilmiş, oradan da İran’a kaçırılmıştı. Popüler bir sosyal medya kanalını yöneten Zam, geçtiğimiz günlerde idam edildi.