15 Temmuz saldırısı, özelde Türkiye-Avrupa, genelde Türkiye-Batı ilişkilerinde tam bir kırılma noktası oldu.
Avrupalıların geliştirdikleri, sömürge aydınlarının dillerine pelesenk ettikleri, “demokrasi, insan hakları, hukukun üstünlüğü ve özgürlükler” gibi Batılı söylemler 15 Temmuz saldırısından sonra kesinkes çöktü.
Özelde Avrupalılar, genelde
Hiç Avrupa ülkesi, hiç bir Avrupa kurumu, Türkiye'nin meclisini bombalayan, halkın üzerine tanklarla yürüyen, F-16'larla halka bombalar yağdıran bu
Buna tenezzül bile etmedi!
Aksine art arda
, Türkiye'nin cumhurbaşkanını “
” olarak sunan yayınlar inanılmaz bir hızla arttı!
Neden peki?
Neden ki?
Bunun nedeni de çok açıktı:
Her zaman söylediğim gibi: Biz gelince, onlar gidecekti çünkü.
Batılıların buradan çekip gitmesi, öncelikle, dünya üzerinde kurdukları haksız, hukuksuz, ayartıcı
anlamına gelecekti.
İkincisi ve daha önemlisi de,
, Batı uygarlığının dünya üzerinde kurduğu
, dolayısıyla başka medeniyetlere hayat hakkı tanımadığı gerçeğinin günışığına çıkmasını sağlayacak/tı...
, zamanla gerekli hazırlıkları yaptığımız zaman, insanlığa dün olduğu gibi, yarın da adaletin, hakkaniyetin, barışın hâkim olacağı, bütün medeniyetlerin insanlığa katkı sunacakları
Bu söylediklerime “
” olarak bakan, bu toprakların ruhuyla irtibatları kopmuş; daha da vahimi, varlığını, bin yıl insanlık tarihine adalet, hakkaniyet ve barış armağan etmiş aziz bir medeniyetin beslediği bu toprakların ruh kökleriyle savaşmakta gören metamorfoz yemiş, celladına âşık,
, yersiz-yurtsuz,
Dünyanın hiç bir yerinde böyle bir entelijansiya yok!
bir entelijansiyanın entelektüel melekeleri körleşmiş, zihnen Batılıların kölesine dönüşmüş demektir.
“
çok acıklı bir durumdadır: “
: Türkiye'ye türlü şekillerde savaş ilan eden, Türkiye'yi karıştıran terör örgütlerini örgütleyen ve besleyen
Batı düşüncesini de hakkıyla bilmek gibi bir derdi olmadı bu zavallının. Bilseydi,
Batılı sosyal teorisyenlerden biri,
,
başlıklı kitabının Türkçe baskısına yazdığı önsözde çok sarsıcı gözlemlerde bulunmuştu:
(
Yayınları, 1993, s. 9).
, daha sonra, çok
soruyor: “
Sorduğu sorunun cevabını kendisi yine çarpıcı bir şekilde şöyle veriyor: “
Nitekim değiştiremedi de: 15 Temmuz direnişi, bu ruhun küllerinden doğuşu ve şahlanışıydı.
İşte bu ruh, Avrupalıları çıldırtmaya yetmiş, şoke etmiş,
Yaklaşık iki asır, Türkiye'nin özgüvenini yitiren metamorfoz yemiş aydınları, “
” sorusunun izini sürmüştü.
Boşuna bir çabaydı bu! Bizi büsbütün tarihten silecek bir intihardı sonuçta.
Oysa sorulması ve izi sürülmesi gereken soru, “
sorusu olmalıydı.
İşte son yarım asırdan bu yana, Türkiye'nin hem Batı'yı iyi tanıyan hem de kendi medeniyet iddialarıyla donanan
, “
Bundan sonraki süreç zorlu olacak: Özelde Avrupalılar genelde
O yüzden
; ulaştığı ekonomik gücün çökertilmesine göz yummayacak, stratejik kararlar alacak,
ve
Şimdi bu zorlu sürece girmiş durumdayız...
Bundan sonraki süreçte
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.