Sürpriz yok: AK Parti ile CHP koalisyonu gerçekleşmedi. Bir başka deyişle, Olmaz'ın Mesaisi sona erdi. Günlerdir iki parti arasında süren koalisyon görüşmeleri beklendiği gibi menfi sonuçlandı.
Küresel Baronlar ile onların içerideki mümessili olan İstanbul Baronları'nın, AK Parti'ye ve Türkiye'ye kurduğu “
”
.
Neticede, AK Parti yönetimi işbu derin tuzağa düşmedi. Üstelik AK Parti'de “CHP ile koalisyonu arzu edenler” de vardı…
Bu bağlamda, AK Parti'de konuşlanmış “
” isimler özellikle dikkat çekti!
*
CHP yönetimi, “AKP ile koalisyon için” hayli istekliydi; pek hevesliydi.
“
” gibi beklemedeydiler. Kendilerine sufle edilen, biçilen “siyasi rol” buydu.
*
CHP, “Restorasyon Hükümeti” için bastırıyordu. Bu tabir bile tek başına AK Parti ile muhtemel bir koalisyonun “asıl mecrasını, gizli gayesini” açık etmeye yetiyordu.
AK Parti'nin on üç yıllık tek başına iktidar döneminde Türkiye'nin elde ettiği temel kazanımların geriletilmesi, dahası “
” amaçlanıyordu.
CHP ile koalisyona sürülerek, AK Parti'nin (dahası Bağımsız Türkiye'nin) dizginlenmesi hesaplanıyordu.
Yeniden Batı Kulübü'ne eklemlenmek suretiyle milli menfaatler doğrultusunda seyreden “dış politika”nın boşa çıkarılması…
Paralel Casusluk, Telekulak, Suç ve Terör Örgütü ile mücadelenin “zaafa uğratılması, zayıflatılması, bitirilmesi” planlanıyordu.
*
CHP ile koalisyona girmiş bir AK Parti'nin uğrayacağı muhtemel siyasal zararın da derin senaryoda yer aldığına kuşku yoktur.
Böyle bir koalisyonla, erken seçimde veya ilk genel seçimde AK Parti'nin Yüzde 41'lik oy yüzdesinin önemli ölçüde gerileyeceğini; bunun da son tahlilde, AK Parti'siz bir hükümeti “
” misali kolaylaştıracağını düşündüler.
*
Çok yönlü hesapları böyleydi; ne var ki, tutmadı…
Derin mahfillerdeki hesap, siyaset çarşısına uymadı.
*
Başbakan Davutoğlu, Kılıçdaroğlu ile nihai koalisyon görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada “Başta eğitim ve dış politika olmak üzere bazı konulardaki derin görüş ayrılıklarının” koalisyon ortaklığını mümkün kılmadığını işaretledi.
CHP, koalisyonun bir “onarım hükümeti” ekseninde olmasını istiyordu; AK Parti ise “Reform Hükümeti”nden yanaydı. İşte bu yüzden de “
” idi.
*
Başta Doğan Medyası olmak üzere içerideki Baronsal işbirlikçilerin, CHP ile koalisyon alternatifinin elenmesi ile birlikte “karalar” bağladıkları açıktır.
Çünkü “ümit bağladıkları” tuzakları bozulmuştur.
“
” ile çalışan
iflas etmiştir.
*
Şimdi, geriye koalisyon seçeneği olarak sadece “AK Parti-MHP” formülü kaldı.
Devlet Bahçeli'nin menfi tavrı devam ettiğine göre,
“çok kuvvetli bir ihtimal” olarak kapıdadır.
MHP genel başkanında (buraya dikkat) “son anda bir tavır değişikliği” olmadığı takdirde…
Türkiye “tam yol” erken seçime gidecektir.
Başbakan “Temennimiz erken seçim kararını Meclis'in almasıdır” diye konuştu.
Bu, bir “erken seçim hükümeti” şeklinde de hayata geçirilebilir. CHP ile böyle bir ihtimal yok; buna mukabil, MHP ile bir erken seçim hükümeti kurulabilir.