İsmet Yılmaz'ın Meclis Başkanı seçilmesi, yüzde 41'le seçimi kazanmış AK Parti'yi sanki “ağır yenilgi almış” gibi gösteren “akla ziyan” Algı Harekâtı'na manidar bir cevap oldu. Yüzde 41'in karşılığı olan 258 milletvekilinin ne manaya geldiğini dördüncü turda gördüler.Meclis başkanlığı seçiminin neticesi “AKP'ye karşı üçlü blok” hayallerini çöpe attı. Daha evvelden, bu planın hayata geçirilemeyeceği anlaşılmıştı. Meclis'teki seçim sonucuyla da “vaziyet” tescillendi.AK Parti adayının başkan seçilmesinde
İsmet Yılmaz'ın Meclis Başkanı seçilmesi, yüzde 41'le seçimi kazanmış AK Parti'yi sanki “ağır yenilgi almış” gibi gösteren “akla ziyan” Algı Harekâtı'na manidar bir cevap oldu. Yüzde 41'in karşılığı olan 258 milletvekilinin ne manaya geldiğini dördüncü turda gördüler.
Meclis başkanlığı seçiminin neticesi “AKP'ye karşı üçlü blok” hayallerini çöpe attı. Daha evvelden, bu planın hayata geçirilemeyeceği anlaşılmıştı. Meclis'teki seçim sonucuyla da “vaziyet” tescillendi.
AK Parti adayının başkan seçilmesinde MHP belirleyici oldu. Oyunu bozan, Devlet Bahçeli'dir. Dört dakika görüştüğü İsmet Yılmaz'ın seçilmesini sağlayan, elli dakika görüştüğü CHP adayı Deniz Baykal'ın da kaybetmesini temin eden Bahçeli'nin tavrıdır.
MHP, Çankaya Seçimi'ndeki “Çatı Ortağı” CHP'nin adayını Meclis Başkanlığı müsabakasında devre dışı bıraktı.
Kendilerine bozuk çalan CHP'ye “Çatı Aday Ekmeleddin İhsanoğlu'na Meclis seçiminde neden destek vermediniz?” sorusuyla yaptıkları kontra atak mı, daha ziyade ikna edicidir!
*
Devlet Bahçeli “AKP'siz Blok” Cephesi'ni öyle bir ters köşeye yatırdı ki, alayı feveran ediyor; bir kısmı da “Hanya'yı Konya'yı gördük” diye sızlanıyor.
Geçen hafta Bahçeli ile röportaj yapıp Cumhuriyet'in manşetine çeken Can Dündar “çok uyanık” geçiniyordu ya; şimdi dördüncü turda doksandan yedikleri golün şokunu yaşıyor!
Aydın Doğan'ın Posta'sı ise “AK Parti'ye Devlet Kuşu” manşetiyle dün Bahçeli'ye serzenişte bulunuyordu!
*
Meclis Başkanlığı seçimindeki kırılma anı, MHP lideri Bahçeli'nin “HDP destek verirse, biz Baykal'a oy vermeyiz!” çıkışıydı.
Partisinin tavrını HDP'ye “ayarlı” hale getirdi. Başkanlık seçiminin sonucunu da “iki yönlü” bağlamış oldu! Bunu yaparken, her ne surette olursa olsun “HDP ile aynı kadraja girmemeyi” eksen aldı. MHP'nin, HDP'nin de içinde yer aldığı bir Blok'un parçası olmayacağını gösterdi. Yani “Yılanla aynı torbaya girmeyiz” tavrında kararlı olduklarının resmiydi!
NEYİN İŞARETİ?
Şayet, Meclis başkanlığı seçimini “Kılıçdaroğlu'nun aday göstermek zorunda kaldığı” Baykal kazansaydı, böyle bir sonuç kuşkusuz “AK Parti-CHP Koalisyonu” için bir “işaret fişeği” olarak değerlendirilecekti.
Seçimi AK Parti'li İsmet Yılmaz'ın kazanmasını müteakip bu neticeyi “Muhtemel AK Parti-MHP Koalisyonu yolunda bir gelişme” diye okuyanlar olduğu gibi; sonucu “erken seçimin ayak sesleri” diye yorumlayanlar da var!
Erken seçim olasılığının güçlendiğinden söz edenler, Devlet Bahçeli'nin seçim gecesinden itibaren ortaya koyduğu koalisyonla ilgili olumsuz tavrını sürdürüyor olmasına dikkat çekiyorlar.
Bahçeli, “Türk milleti, bize muhalefet görevi verdi, hiçbir koalisyona dâhil olmayacağız” şeklindeki çizgisinde ısrar etmeyi sürdürürse, erken seçim mecburi istikamet olacak.
Bu, tamam da…
Henüz koalisyon turları başlamadan sarf edilen sözler veya gösterilen keskin tavırlar; hükümeti kurma temasları safhasında farklılaşabiliyor. Bunun geçmişte birçok örneği yaşandı.
Bu defa da böyle olur mu? Bu konuda bir garanti yok.
AK Parti'nin Meclis Başkanlığı seçimini, “MHP'nin etkisiyle kazanması” da AK Parti- MHP seçeneğini garanti etmiyor. Yine de, sonucun bir nebze dahi olsa bu yönde bir işaret içerdiğini görmezden gelemeyiz.
PÜF NOKTASI
Bahçeli'nin, grup toplantısında “Eğer, bütün alternatifler tüketilir ve siyasi istikrarsızlık baş gösterirse, Türkiye'yi Allah'ın izniyle namerde muhtaç etmeyiz” şeklindeki sözlerini dikkate almak gerekiyor.
MHP liderinin, erken seçimden önceki “son çıkışı” tamamen kapalı tutmayacağı; yani, şartlar çerçevesinde “kapıyı kıyık açık bıraktığı” veya “kilitlemediği” gözleniyor!
Son tahlilde, her şey koalisyon turları sürecinde belli olacak.
*
Meclis Başkanlığı seçimindeki tercihinden dolayı Devlet Bahçeli'ye öfkelenen CHP yönetimi, 2003'ün başında Deniz Baykal'ın Erdoğan'ın siyasi yasağını kaldıran lider olduğunu unutmuş görünüyor!
Kılıçdaroğlu'nu CHP'nin başına getiren güç merkezinin; 2003'te tezkeredeki tavrının yanı sıra işbu tercihinden dolayı da Baykal'a ateş püskürdüğünü bu vesileyle hatırlayalım!
İstanbul Baronları'nın suflesiyle, Bahçeli'ye başbakanlık koltuğunu “siyasi rüşvet” kabilinden takdim eden Kılıçdaroğlu, MHP liderinden gerekli cevabı daha doğrusu “ağzının payını” almıştı.
İki gündür “AKP'ye koltuk değneği oldular” diye bozuk çalanlar cephesine; böyle giderse, MHP lideri “daha çoook” püskevit yedirir!
#Devlet Bahçeli
#koalisyon
#mhp
