Sizi bilmem ama benim gözüm hep onları aradı; nihayet geçen gün müthiş ikilinin fotoğrafı medyada arzı endam etti.
Biri “
” gibiydi; diğeri, “
” der gibi. Belki de bana öyle geldi, bilemiyorum, günahlarını almayayım.
önünde “nöbeti” devralmışlar, önemli olan bu. Artık bundan sonrasını
, yok öyle.
Kimden mi devralmışlar nöbeti?
Valla en son kim nöbet tutmuştu, oraya bakmak lazım. Doğrusu, ben tam olarak hatırlamıyorum.
'tan “
”a kadar ilgili ilgisiz o kadar insan evladı panayıra koşar gibi mahut nöbete üşüştü ki,
haklı olarak, “
” deyiverdi.
Nöbeti kimden devraldıkları bir yana da, gerçekten de birbirine çok yakışan müthiş ikili oldular:
Biri,
'nın torunu, 44'lü; diğeri,
'nın sulbünden, 48'li.
Küçük olanı (yani, yetmişine merdiven dayayanı)
'dan nöbeti devralmış gibi mağrur, büyük olanı (yani, yetmişini devireni) nöbeti
'a devredecek kadar özgüvenliydi.
“
” modundaki fotoğrafları, hem birbirlerine çok yakıştıkları hem de “
” oldukları duygusunu veriyordu.
İyi ki tek tabanca gitmediler nöbete. Yoksa büyük olanı tek başına, “
” gibi dururdu orda; küçük olanı “
” gibi.
Birbirlerini bulmasaydılar, acaba başka kimi bulup ikili oluşturabilirlerdi, diye de düşünmedim değil.
Küçük olanı,
veya
'la, küçük olanı ABD eski büyükelçisi
veya
'le olabilirdi.
Gelgelelim, birbirlerinin yerini asla tutmazdı. Zira, birbirlerinin âdeta mütemmim bir cüzü gibiler.
Medyada başka bir ikili yok böyle. Sinemada, en meşhur ikililerden
, yeni yetmelerden
falan var. Yabancılardan da
, bir de
vardı.
Bu ikililerden, biraz zorlarsak,
, çağrışım bakımından örnek verilebilir belki; lakin bizimkilerin ikisi de kurnaz. Malumunuz, Yavru (Franco Franchi) saf, Katip (Ciccio Ingrassia) kurnazdı.
Bi saniye yahu, aslında bizimkilerden küçük olanı da biraz saf değil mi?
En azından büyük olanı gibi konjonktür değiştiğinde, “
” şeklinde bir “itirafname” marifetiyle meşruiyet arama yoluna tevessül etmez
Ne mi yapar?
Konjonktür değişse de hiçbir şey değişmemiş gibi (sanki bugün söyledikleriyle dün söyledikleri taban tabana zıt değilmiş gibi) yoluna devam eder.
Bu meşruiyeti kendinden menkul hallerinde, Allah vergisi havsalasının elbette büyük bir payı var. (Dün yazıp çizdiğine yok muamelesi çekmesi veya hafızasından silip atması maazallah psikolojik bir özelliğine tekabül etmiyorsa tabii.)
Ne ki, hakkını da teslim edelim: Büyük olanına nazaran kesinlikle daha diğerkam.
Birkaç yıl evvel “
” olmayı seçen büyük olanı hakkında şöyle demişti: “
” (Sonradan demokrasi duyarlığını ikisi birlikte daha da ilerleteceklerdi. Barış süreci başlar başlamaz, küçük olanı kentlere, büyük olanı dağlara vuracak, “biraz da bizim için savaşın, demokrasi gelmeden barış olmaz, neden barış yapıyorsunuz, bizi satmayın…” yollu PKK'ya adeta intizar edeceklerdi.)
Evet, küçük olanı daha diğerkâm veya daha altruist veya yeni yetmelerin ifadesiyle daha özgecildi.
Halbuki,
küçük olanını darbeciler
, büyük olanı, garnizon çıktısı gazetecilik yapıyor, “
” kıvamında yazılar attırıyor, velhasıl-ı kelam, o andıççı postmodern darbeyi arkalıyordu.
Küçük olanı saf olduğu için kimi zaman ağzından olmadık şeyler de kaçırırdı. Bir defasında, İsrail ve ABD'nin 28 Şubat'ın arkasında olduğunu, “
…” şeklinde dermeyan etmişti.
Demek ki, büyük olanı, 28 Şubat dönemi dahil her daim “
”nin gözlerine bakıyordu.
'in uçağından inmediği zaman da,
'in önüne yatıp, “
” dediği zaman da,
soyunduğu zaman da,
arkaladığı zaman da,
desteklediği zaman da…
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.