Aynı kaba kaşık çalmak, aynı sobanın etrafında ısınmak ve hatta televizyon seyretmek için bile yan yana gelinirdi.
Masal gibi yıllardı.
uzay gemisi “
”la “
”nda fink atar, uzun kulaklı
'la maceradan maceraya ışınlanırdı.
Karısını öldürmekle suçlanan
kendisini aklamak için kaçar, kaçar, kaçardı.
Dışarda omuz omuza bir hayat vardı.
Dakika 61 dedi mi
(Denizci) sağdan ortalar,
(Tok) golünü yazardı.
o yıllarda hem milli kalecimiz hem de
u'nda
hocamızdı. İşini ziyadesiyle ciddiye alır, kara tahtaya astığı dünya haritası üzerindeki tüm ırmakları göstermemizi isterdi.
o vakit de güzel söylerdi ama biz en çok
'i severdik.
dertli bir abiydi; “
” derdi, başka da bir şey demezdi.
'ın bakışına,
'in koşuşuna,
'ın gülüşüne,
'in yürüyüşüne hastaydık.
Duvarlarda “
t”, “
” gibi yazılar vardı…
Biz de bacak kadar boyumuza bakmadan duvarlarda uzandığımız yükseklerdeki yerlere bir yandan “
” yazar, bir yandan da karşı apartmanın ikinci katındaki kızı keserdik.
Şimdiki gibi,
bir durum yoktu.
İnsanlara dokunabiliyor, kitaplara alabildiğine kaçabiliyorduk.
Orta mektep sıralarında
'dan
'ye,
'ten
'e kadar okur;
'den
'e kadar bilirdik.
'nun çıkardığı
her sayısını hıfzetmiş,
gazetesi yazarlarından
'tan
'e,
'ndan
'a kadar tiryakisi olmuştuk.
Buna rağmen
'ın “
” sözü / diskuru tuhafımıza giderdi.
Hatta, ne vakit
birini görsek, “
” diye takılırdık.
” kelimesini de uyuzluğuna “
” diye telaffuz ederdik. Ama içten içe de onlara karşı kompleks duyardık.
Rahmetli babam, 14 Nisan 1973 seçimlerinde,
'ın
'sine oy vermeleri için tüm akrabalarımızı tek tek aradığı gün,
ilgimi çekmeye başlamıştı.
“
” diyordu, “
” diyordu. Bunlar kulağa hoş geliyordu. Ama “
”a sıra gelince, nedense kıkır kıkır gülüyorduk.
Derken, zaman acımasızca aktı ve
'ın
tarafından işgal edildiği günlere geldik.
okurken bir Ramazan bayramı, “
” diyerek babamla bayramlaşmamaya kalkışınca, babam gülümseyerek, “
” dedi, “
”
Ah evet, kısa bir dönem çok güzel manyaklardık!
Ne ki,
e'den
'ye kadar “
”la bağımızı hiç kopartmadık. Ne
'ı bıraktık ne de
'ı.
Onlar da bizi bırakmadı, çok şükür.
Haliyle manyaklığı “
” gibi bir ömür sürdürmedik.
zaten ölçümüzü temellük etmiştik:
Gel zaman git zaman derken,
çok “
” bir zamana çattık…
O kadar ki, herkes biribirinin kuyusunu kazıyor şimdi. Ve, hiç utanmadan, Allah'tan hiç korkmadan birbirine iftira atıyor.
bildiğimiz bir hikayeleri yok. Görünürde literalizmden kaçarken bir tahakküm teolojisi Vehhabiliğin versiyonlarına tutulanlar da var içlerinde, “
” adanmışlar da!
Ne olursa olsun, ne düşünürse düşünsün, din gününe, hesap gününe iman eden bir insan evladı nasıl yalan söyler, nasıl iftira atar?
Ah be Asuman; dilinden, elinden, belinden emin olunmadıktan sonra senin “
” ne çıkar! Hayır yani, ahlakını kaybettikten sonra değil Türkiye, tüm dünya senin olsa ne olur!
'ları görünce
'ın sözünün künhüne vardım:
“
”
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.