E tabii, derdimi,
sanırsanız, yerden göğe kadar haklısınız.
Halbuki fakir de sizinle aynı dertten muzdaribim.
Lakin felaket yoruldum.
Hayat kaç yıldır bitmez tükenmez
akıyor, farkında değil misiniz?
Gerilim gerilim, de, nereye kadar.
Sizi bilmem ama benim bünyemin istiap haddi sınırlı, daha fazlasını kaldıramıyorum.
Tamam, hayattan kaçmak mümkün değil ama dinlenmek kabilinden şöyle arada bir
" dalmak da mı yasak?
Ben de zaten bunun için, yani, “
" kendimi atmak için geçen hafta, “
" başlıklı bir yazı dercettim.
Şimdi diyeceksiniz ki, neden
de bir başkası değil?
Çünkü…
Memlekette
kadar muhabbetli, sevimli, sempatik çok az insan var. Her şeyden evvel çatık kaş değil.
Hele vaazları!
Ne anlatırsa anlatsın hiç fark etmez; isterse imambayıldı tarifi yapsın, müthiş “keyif" alırım.
Arabamın radyosu da
'e ayarlıdır.
'in vaazı denk geldi mi, seyahatte başka bir şey istemem. Bazen çocukların, “
" diye itiraz ettikleri olur, hiç aldırış etmem, ben keyfime bakarım. (“Keyif" dedim diye, Cübbeli Ahmet'i Cem Yılmaz'a benzeten münasebetsizler yanlış anlamasın. Öyle “gülmece / yarılmaca" keyfini kastetmiyorum. Ayrıca, Cem Yılmaz'a da hatta hiçbir fıkraya da gülmem. Daha doğrusu, beni güldürmek isteyen hiçbir şeye gülmem. Ben güleceğim malzemeyi kendim çıkarırım.)
Gelgelelim…
Okur makulesi serinlik merinlik bırakmadı.
Neymiş efendim söz konusu naçizane yazımda, “Cübbeli Ahmet Hocamızın (kaddesallahu sirruhu) tekfir radarına yakalandın mı kurtuluşun yok…" demişim.
Cübbeli Ahmet'e “
" nasıl dermişim.
Hâşâ, o müşrikmiş.
Bunun için de bir konuşmasına link atan mı dersiniz, peş peşe tweet atan mı dersiniz, gırla gitti.
Yolumu çeviren bir okur da (din görevlisiymiş) “
" dedi. Cevap vermemi beklemeden devam etti: “
"
Yapmayın etmeyin, günaha vebale girmeyin, dedim. O vaazı ben de dinledim. Cebrail Aleyhisselam ile Peygamber Efendimiz'i (s.a.v) Allah'a yakınlık bakımından (makam veya derecesini) kıyaslıyor. Hâşâ vahyin kaynağı demiyor Peygamberimiz'e…
Ne dedimse ikna edemedim.
Edemediğim gibi baktım beni de “müşrik" ilan edecek, hızla uzaklaştım.
Bir okur da (nerden telefonumu ele geçirdiyse) Whatsapp marifetiyle şöyle mesaj çekti: “
"
Daha fazla devam etmeyeyim, böyle bir yığın sevimsiz ifade işte.
Bir başka okur da, “
" diyecek kadar saçmalayınca, kendimi tutamayıp hass(…)i çektim.
Hulâsa-tül-kelâm, iki dakka “
" dedik, şu başımıza gelene bak!
Nedir bunun sırrı, hey kurban olduğum Allah!
Şükür ki şükür, çok geçmedi, Cübbeli Ahmet Hocamız'ın (k.s) fakire verdiği cevapta “
" kabak gibi ortaya çıktı.
Verin kulacığınızı da ilgili yeri birlikte dinleyelim: “
"
Hay Allah razı olsun beni “kurtarmış" oldu. Sırf ona “kaddesallahusirruhu" dedim diye, yemediğim hakaret kalmamıştı.
Demek ki, verilmiş sadakam varmış da “düzgün" diyememişim. Demek ki, varsa bir günahı vebali benden gitti.
Ne ki, Cübbeli Ahmet'in buyurduğu gibi bu sefer “düzgününü" söylesem, mahut okur makulesinin devam etmeyeceğinin de garantisi yok.
Ben de iyisi mi, her ihtimale karşı (k.s) şeklinde (bugünkü serlevhamızda) kısaltma yapayım dedim.
Uzun lafın kısası, Cübbeli Ahmet Hocamız'a (k.s) bana kapak yaptığı için çok teşekkür ederim.
Lakin, bitmedi.
Hocamızı bulmuşken feyz almaya devam edeceğiz inşallah. Artık nasibimiz neyse.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.