AKP’li fırıldaklarla çakalların ‘seviyeli’ ittifakı

04:0021/05/2016, Cumartesi
G: 13/09/2019, Cuma
Salih Tuna

Halihazırdaki sistem öyle komplikasyonlara açık ki uzun vadede baba ile oğulu bile biribirine düşürür.



Onun için behemehal partili cumhurbaşkanı ve ardından da başkanlık sitemine geçmek icap eder.



Şimdilik süreç uyumla atlatılacaktır inşallah, ama sistem değişikliği gerçekleşmezse sonraki dönemlerin felaket olacağı kuvvetle muhtemeldir.



Düşünsenize, “

seçilmiş cumhurbaşkanı

AK Parti'li

ama başbakan

CHP'li

; veya tam tersini aklınıza düşürün. Yani, seçilmiş cumhurbaşkanı CHP'li ama başbakan AK Parti'li.



Halimiz nice olurdu!



Vaktiyle

10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer

, dönemin başbakanı

Ecevit

'e anayasa kitapçığını fırlatmıştı da piyasalar tepetaklak olmuştu.



Kaldı ki,

Ahmet Necdet Sezer

ile

Ecevit

biribirinin zıddı siyasi gelenekten gelmiş değildi. Dahası, Sezer, Ecevit sayesinde o makama gelmişti. Zaten bu nedenle

Hüsamettin Özkan

(o vakit henüz Ecevit'e ihanet etmemişti) “

nankör kedi

” demişti

Sezer

'e.



Hepsinden önemlisi Sezer'i halk seçmemişti, bir başka ifadeyle “seçilmiş cumhurbaşkanı” değildi.



Malumunuz, 2007'de AK Parti'li cumhurbaşkanı seçilmesin diye 367 engeli üretilmişti. Anayasa değişikliği ile bu engel aşılmış, cumhurbaşkanının iki turlu seçimle halk tarafından seçileceği kararlaştırılmıştı. Şayet bugün fiili başkanlıktan söz ediliyorsa, bunun kökenini burda aramak gerekir.



Erdoğan

neler yapacağını meydan meydan dolaşıp halka anlatarak yüzde 52'yle cumhurbaşkanlığı makamına geldi.



Yapmayı vaat ettikleri arasında ancak bir “başbakanın” yapabileceği icraatlar vardı. Hiçbir

muhalefet insanı

da kalkıp “

houp hemşerim, cumhurbaşkanının iş, aş, yol, hastane, üniversite, dış politika vesaireyle ne işi olur

” demedi.



Çünkü “çatı adayları”

Ekmeleddin İhsanoğlu

'nu “

Ekmek için Ekmeleddin

” sloganıyla piyasaya süren kendileriydi. Hayır yani, cumhurbaşkanı icranın başı olmadan ekmek nasıl verecekti?



Demem o ki, kimsecikler “seçilmiş cumhurbaşkanı” gerçekliğini yok sayamaz.



Sayın Erdoğan

da sadece seçilmiş cumhurbaşkanı değil, tek başına iktidara gelen

AK Parti

'nin kurucusu, önderi, lideri; hülasa, ruhudur.



Ömer Çelik

'in ifadesiyle, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile AK Parti arasında milim mesafe olmadığına göre ve başbakan da nihayetinde AK Parti'nin içinden seçildiğine göre, durum gayet nettir.



Gelgelelim, mevcut sistem bu mesafesizliği, maalesef, adeta bir “gölge oyununa” dönüştürmektedir.



Bu süreç, başta da söylediğim gibi, sistem değişikliğine kadar uyumla aşılacaktır, aşılmalıdır.



Yoksa bir milim yol almak mümkün değildir. Yol almak şöyle dursun, bünye de yaralanır.



Zaten bilumum fırıldaklar da bu yaralarda ürer. Çakallar da karasinekler misali bu yaralara üşüşür.



AKP'li fırıldaklarla malum çakallar, sistemden kaynaklanabilecek komplikasyonlar üzerinde, büyük bir ittifakla çalışacaklardır, bundan hiç kuşkunuz olmasın.



Geçen gün çok sevdiğimiz ve hep sevmek istediğimiz bir arkadaşımı, “

Unutmayalım, 2002 yılında Tayyip Erdoğan'ı toplumun gönlünde var eden, 2014 yılında Davutoğlu'nu Genel Başkanlığa taşıyan hangi dalga ise, bundan sonra AK Parti'nin geleceğini de aynı dalga inşa edecektir

” ifadesine yer verdi.



Sevgili arkadaşımız “

unutmayalım

” diye başlıyor söze, lakin şuncağızı unutuyor:



Evet, 2014 yılında Davutoğlu'nu genel başkanlığa taşıyan hangi

dalga ise, 2016 yılında Binali Yıldırım'ı genel başkanlığa taşıyan da aynı dalgadır…



Belki unutmuyor da “seviyesi” engel oluyor.



Hiç kuşkusuz “seviye” çok önemlidir. Hepimiz seviyeli olmak için çok çalışmalı, çevremizi seviyeli olmaya özendirmeli, küçüklerimizi sevmeli, büyüklerimizi saymalıyız.



Mümkünse seviyemizi “siyasi hırsızlık” gibi kurnazlıklarla da heder etmemeliyiz.



Sürgit kurnazlık belki “

entelektüel seviyeye

” zeval vermez, ama akla ziyandır.



Kurnazlık çarpık akıldır

” demişti

Francis Bacon

, “

kurnaz insanla akıllı insan arasında sadece dürüstlük bakımından değil, kabiliyet bakımından da büyük bir fark vardır.



Kurnazlık doğası gereği hırs ile maluldür. Kabiliyetsiz hırs da bünyeyi kemirir, maazallah insanı meczup eder.



Aman dikkat.




#AK Parti
#CHP
#Francis Bacon
#Ahmet Necdet Sezer