Günlerdir; Firuzağa'da kopan fırtınanın nedenini anlamaya çalışıyoruz. Bazı medya gruplarına göre Cihangir'de bir plakçıda ünlü rock müzik grubu Radiohead için düzenlenen bir etkinliğin sokağa taşmasıyla “gericiler” içki tüketilen mekana saldırdı; diğer gruba göre de olayın Ramazan'la, içkiyle ilgisi bulunmayıp, başlı başına bir asayiş meselesiydi. Buna göre, plakçı önünde toplanan kalabalığın mahallede ikamet eden çocuklu bir kadına laf atması, kadının kocasının durumdan haberdar olması ve hesap sormaya gelmesiyle tartışma başladı…
Doğrusu, olayın “Ramazan'da ağız tadıyla içki içirmiyorlar” sığlığında bir durum olmadığından neredeyse eminim. Sadece yıllardır ana akım medyada üretilen bu tür “Ramazan'da alkol kullananların yaşam tarzına müdahale ediliyor, dindarlar laiklere mahalle baskısı yapıyor” haberlerinin hep balon çıkması nedeniyle değil; olayda mağdur olduğu söylenen Z.B. adlı kadının ve eşinin polise verdiği ifadeler nedeniyle de…
Polise verdiği ifadede şunları şöylemiş Z.B.:
Z.B'nin eşi D.B. ise ifadesinde, eşine yapılanların zoruna gittiğini ve konuşmak üzere söz konusu plakçıya gittiğini ancak burada kendisinin de küfürlü hakarete uğradığını söylüyor. D.B,
dedi.
Doğrusu o bölgede iddia edilenin tam aksi yönde bir mahalle baskısı bulunduğunu ve yeni gelenlerin bölgenin eski sakinlerini hakaret, tehdit, aşağılama ve yıldırma yoluyla bölgeden sürmek istediğini düşünmek için elimizde yeterince veri var. Zira, birkaç yıl önce Tophane'de de benzer bir çatışma olmuştu ve orada da kentsel dönüşüm ve eski-yeni gruplaşması laikliğe indirgenmeye çalışılmıştı. Belli ki bölgenin sosyolojisinde bir değişim oluyor. Ve belli ki bu değişim sancılı oluyor.
Neden böyle oluyor? Şundan: Firuzağa, Cihangir'e bağlı ve son derece merkezi bir konumda olduğu için hem arsa hem de emlak rayiç bedelleri giderek yükselmiş bir semt; artık fahiş fiyatlarda evlerin günlük olarak kiralandığı bir bölge orası. Firuzağa'nın kadim yerlileri de o evlere hasbelkader sahip olmuş, ya da uzun yıllardır kirada oturuyor olan ortalama mahalleli aileler. Ama yeni olanlar, en azından o evlere sahip olabilecek kadar varlıklı; yaşam tarzı itibariyle de Ramazan ayında sokak ortasında içki içme özgürlüğüne sahip olduklarını varsayacak kadar seküler… Aynı mekanları, aynı sokakları kullanan bu insanlar arasında bir sınıfsallık, elit olan-olmayan karşıtlığı ve mahalleli-seküler karşılaşması olduğu açık…
Ama buna sosyolojide “içkimize karışıyorlar, yaşam tarzımız tehdit altında” denmiyor; gentrifikasyon deniyor, yerinden etme deniyor, hatta giderek neredeyse zorbalık deniyor.
Gentrifikasyon veya mutenalaştırma veya burjuvalaştırma, kısaca orta üst sınıfların dar gelirlilerin yaşadığı, kent merkezlerindeki semtlere yerleşme sürecini tanımlayan kelimelerdir. Ama bu durum, genel olarak mahallenin eski sakininin onyıllardır yaşadığı evin kentsel dönüşüm kapsamında yıkılması ya da yenilenmesi; mahallelinin evinin yerine yapılan görkemli lüks daireleri almaya da güç yetiremediği için parasını alıp başka semte taşınması sonucu ortaya çıkan bir sosyolojik dönüşümü anlatırdı. Yeni gelenlerle eskiler arasında bir çatışma sözkonusu olmazdı, çünkü genellikle karşılaşma olmazdı, yeni geldiğinde eski çoktan gitmiş olurdu.
Oysa Firuzağa gibi, Tophane gibi örneklerde gitmeyi reddeden ve soylulaştırmaya direnen bir mahalle sakini profili görüyoruz. Mahalle kültürünü korumaya ve dar zamanlarda biraraya toplanacak denli örgütlü bir farkındalık geliştirmiş olan bir mahalleli figürü. Gitmeye direniyorlar çünkü bölgeyi, belki de şehrin tam göbeğinde yaşatmayı başardıkları mahalle kültürünü değerli buluyorlar. Direndikçe de, Beyaz Türk'ün klasik “istediğini alma” yöntemi olarak kullandığı zorbalığa maruz kalıyorlar.
Bu sorun nasıl çözülür, bilemem. Bildiğim şu; Tophane'den, Firuzağa'dan ya da emlak fiyatları spekülatif biçimde fırlatılmış şehir merkezindeki başka semtlerden bu tür haberler duymaya devam edeceğiz…
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.