1980 yılında Kırklareli, Lüleburgaz’da doğdu. Mimarlık, fizik ve felsefe okudu. 10 yıl boyunca özel sektörde uluslararası şirketlerde çalıştı. Bilişim alanında üst düzey yöneticilik, genel müdürlük ve danışmanlık yaptı. 2013 yılından beri medya sektöründe çalışmaktadır. TRT'nin İngilizce haber kanalı TRTWorld'ün kuruluşunda yer aldı, online departmanını kurdu. Yeni Şafak gazetesinin yanısıra çeşitli İngilizce gazete ve platformlarda köşe yazıları ve analizleri yayınlanmaktadır. tvnet televizyonunda yayınlanan Karşı Karşıya programını hazırlayıp sunmaktadır.
Kuzey Irak’ta 25 Eylül’de gerçekleşen tartışmalı referandum, üzerimizde yıllardır gezinen hayaleti ete kemiğe büründürdü.
Oysa 25 Eylül tarihi yeni konulmuş bir tarih, referandum adımı yeni atılmış bir adım olsa da gümbür gümbür geliyordu. Erbil’e gidip otelden çıkmayan, İskan’da çekirdek çitlemeye oturup insanları sadece izleyen, onlarla konuşmayan, Kerkük’e, Mahmur’a, Diyala’ya adım atmayan, sıradan bir vatandaşla konuşmak üzere bir taksiye binmeyen, bir kahveye girmeyen gazeteciler, sokakta gerçekte ne konuşulduğunu, Irak’ta neler olduğunu gerçekten bilmiyormuş, görmüyormuş demek ki. Diplomatlar, istihbaratçılarda da durum farklı olmasa gerek; zira Ankara bugün bu kadar kandırılmış hissettiğine göre Kuzey Irak’ta olan bitene dair gerektiği şekilde bilgilendirilmemiş.
Blöf olmadığı anlaşılan referandum gerçekleşince şunu konuşmaya başladık: Barzani referandum sonuçlarını Bağdat’tan taleplerine karşı bir koz olarak mı kullanacak yoksa gerçekten bağımsız bir Kürt devleti mi kuracak? Hemen yarının konusu değil bu, ama yeniden kendini kandırmaya hazırlananlar için baştan söylemek gerek herhalde; Barzani bir süre zaman kazanacak, pazarlıklarını yapacak, hatta savaşacak ve sonunda niyetlendiğini yapacak. Bağdat, Tahran ve Ankara’dan fazlasıyla sert açıklamalar ve yaptırım mesajları gelmeye başlamışken Barzani geri adım atmıyorsa, önündeki zorlu süreci de göze almış ve hesaplarını, ittifaklarını yapmış olmalı. Peki bizim uzun vadeli hesaplarımız, planlarımız var mı?
Vanaların kapatılmasının bir mantığı, bir karşılığı var, nitekim bu hamle hem Kuzey Irak yönetimini hem de petrolünün en büyük alıcısı olan ve referanduma destek veren İsrail’i de zora sokacak bir sonuç verir ama insanları açlıkla cezalandırmak, ekmekle sınamak...? Bu bize yakışır bir davranış mı? Hiç zannetmiyorum.
Merhaba, sitemizde paylaştığınız yorumlar, diğer kullanıcılar için değerli bir kaynak oluşturur. Lütfen diğer kullanıcılara ve farklı görüşlere saygı gösterin. Kaba, saldırgan, aşağılayıcı veya ayrımcı dil kullanmayın.
İlk yorumu siz yapın.
Günün en önemli haberlerini e-posta olarak almak için tıklayın. Buradan üye olun.
Üye olarak Albayrak Medya Grubu sitelerinden elektronik iletişime izin vermiş ve Kullanım Koşullarını ve Gizlilik Pollitikasını kabul etmiş olursunuz.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.