Darbeciler asla vazgeçmez

04:0031/10/2015, Cumartesi
G: 13/09/2019, Cuma
Mehmet Şeker

Klasik yöntemle darbe yapmak isteyenler, asker vasıtasıyla işlerini görürlerdi. 60'lar, 70'ler, 80'ler böyle geçti. 97'ye kadar…Modernleşen dünyada gördük ki darbe yapmaya niyetlenenler, askerleri de postmodern hale getirdi.Bin yıl süreceği iddia edilen 28 Şubat darbesi, o cinstendi.Bizzat darbeciler 28 Şubat'ı postmodern darbe olarak nitelediğinde, milletin çoğunluğu o kelimenin ne anlama geldiğini bilmiyordu.Edebiyatta bile modern roman ile postmodern roman arasındaki farklar didiklenir, araştırılır,

Klasik yöntemle darbe yapmak isteyenler, asker vasıtasıyla işlerini görürlerdi. 60'lar, 70'ler, 80'ler böyle geçti. 97'ye kadar…

Modernleşen dünyada gördük ki darbe yapmaya niyetlenenler, askerleri de postmodern hale getirdi.

Bin yıl süreceği iddia edilen 28 Şubat darbesi, o cinstendi.

Bizzat darbeciler 28 Şubat'ı postmodern darbe olarak nitelediğinde, milletin çoğunluğu o kelimenin ne anlama geldiğini bilmiyordu.

Edebiyatta bile modern roman ile postmodern roman arasındaki farklar didiklenir, araştırılır, tartışılırken, darbenin o cinsi çoktan eskimişti.

Hükmünü birkaç yıl içinde yitirdi.

Pörsüdü desek yanlış olmaz.

*

O meşum tarihin bir müddet öncesinde Susurluk'taki trafik kazasında, emniyet-yargı-mafya üçgeni ortalığa saçıldı.

“İleride çok farklı üçgenler çıkacak” diye yazmıştık bu sütunda.

Son yirmi yılda ortaya çıkan üçgenleri, beşgenleri, yamukları alt alta not etmek isteyenler, sürekli yeni sayfalara ihtiyaç duydu.

İlişkiler ağı günden güne çeşitleniyor, zenginleşiyordu.

Bugün gelinen noktada artık, sık sık sevgili Yusuf Özaslan ağabeyin bir sözünü tekrar eder hale geldik: “İnsan var, sürpriz yok.”

*

Bu arada, dünkü yazıda geçen “Biz devlete el koyacaktık, devlet bize el koydu” sözünün kime ait olduğunu hatırlamamıştım. Bugün teşekkürle birlikte hakkını teslim edelim. Tuba Uykusuz'a aitti.

*

Darbelerin şekli zamanla değiştikten sonra, artık geriye dönüş olmayacağına karar verilmiş olmalı ki asker geri planda bırakılarak, polis ve yargı eliyle ülke yönetimine müdahale etme planı devreye sokuldu.

On yılda bir yapılan darbelerden şiddetli bir şekilde şikâyetçi olanlar, postal ve tank sesleri üzerine çirkinlemeler yaptılar yıllarca.

Fakat aynı kişiler, cüppeli darbelere çanak tuttular ve o hareketlere de güzellemeler düzmeye başladılar.

Allah ıslah etsin.

*

Gizlice örgütlenmiş savcı ve yargıçların organizasyonu, aynı örgüt mensubu polislerin gayreti, postmodernden bir adım daha ileri darbe gerçekleştirmeye yetmedi.

Tırları durdurmalar falan hep o çabanın mahsulü.

Büyük meblağlarla kayıt dışı işlem yapanları da unutmayalım.

“Kimler onlar” diye sormaya kalkan olursa, kısaca “dışarıya kaçanlar” diyebiliriz.

Yine de anlaşılmazsa kimleri kast ettiğimiz, artık yapacak bir şey yok.

*

Asker ve polisleri, yargı mensuplarını devreye sokmaya çalışıp da başarılı bir sonuca ulaşamayanlar, ileride kademe kademe farklı kesimleri kullanmaya çalışabilir.

Mesela, jandarma diyeceğim ama oraya artık kolay kolay tesir edemezler.

O tren kaçtı.

O halde geriye şunlar kalıyor:

Sahil güvenlik…

Zabıta…

Orman muhafaza memuru…

Özel güvenlik görevlileri…

Yurt bekçileri…

Otopark bekçileri…

İnşaat bekçileri…

Bunları birer ikişer veya topluca devreye sokmayı düşünebilirler.

Niye?

Kolay kolay vazgeçeceklerini sanmıyorum da ondan.

Darbeci darbeden caymaz; ölmek var, dönmek yok onlar için.
#Darbeciler
#28 Şubat darbesi
#postmodern darbe