Yirmi yıldır
ülkelerinin, dünyanın
bazı ülkelerinin Batı'nın
sına başkaldırmasıyla, dünyayı denetim altında tutan
,
, çok kutuplu dünya çağrılarıyla derin ilişkisi vardır.
Mesele
ve Türkiye'ye yönelik yeni
senaryolarının
günübirlik reaksiyon, tepki, taktik olarak algılanmamalıdır. Uzun vadeli etkileri olacak,
. Sadece Türkiye'ye yönelik yeni bir saldırıyı göğüslemek değil, Türkiye'nin
da sonucudur.
, bugünkü tartışmayı temellendirmek için geçmişe bakmaları, en az
dönemi dikkatle yeniden gözden geçirmeleri gerekmektedir. Yaşadıklarımız bugüne ait şeyler değildir. Geçmişi olduğu gibi geleceği de olacak gelişmelerdir.
Soğuk Savaş'ın bitmesinden hemen sonra başlayan
, bazı merkez ülkelerin bu projeye karşı çıkması, birkaç yıl içinde
, ardından siyasi ve ekonomik olarak da çöküşe geçmesi, dünyanın geri kalan ülkelerinin daha
bir küresel
ve bu alanda yürütülen mücadele izlenmeden, hatırlanmadan Türkiye'nin karşı karşıya olduğu sorunu anlamamız mümkün olmayacaktır.
1995'lerden bu yana
üzerinden çok büyük bir
yaşanmaktadır. Şahsen,
. Örtülü savaş küresel ölçekteydi ve yer yer açık çatışmalara dönüşmeye başladı. Bizim coğrafyadaki
, derin çatışmanın yerel
niteliğinde. Son birkaç yıldır, özellikle
, ABD, AB ve Asyalı güçler arasında bir güç şovu öne çıktı.
Geçmiş döneme bakıyorum. Özellikle de 2005'ten 2008'e kadarki dönemde küresel ölçekte
yeryüzünün
,
, Türkiye'nin dar alanda sıkışmışlığına ve bu gelişmeleri okuyamamasına dair sayısız yazı yazmışım.
O zamanlar
. Bizi öyle bir
ki,
" sorularının cevabını tartışanları küçümsüyorlardı.
suçlamaları bu küçümsemenin ilk ifadesiydi.
Oysa Soğuk Savaş bitmişti, yeni bir dünya kuruluyordu ama bu çevreler
. Dünyanın ağrılık merkezi değişiyordu,
. Kaynaklar ve insan gücü açısından Asya'nın ezici bir üstünlüğü zaten vardı.
Batı sistemi tıkanmış,
hale gelmişti. Buna rağmen bu
. Onlara göre
. Türkiye asla kafasını kaldırıp başka yerlerde ne olduğuna bakmamalıydı, baktırmadılar da.. Yıllarımız böyle geçti ve biz,
.
Rusya ile Çin arasında yapılan her zirveyi dikkatlice izlemeye çalıştım. Çünkü o
ortaya çıkıyordu. ABD'nin
,
, kaynaklar üzerindeki denetimi boşa çıkarmaya çalışıyorlardı.
. Çünkü küresel
. Bu sistem değişmeden Batı'nın tek yanlı küresel
mümkün değildi.
Batı bu yüzden
, bu anlamda yapısal değişimlerden kaçındı. Kriz merkez ülkeleri vuruyordu, çözümü de ekonomik sistemde yapısal değişiklikleri zorunlu kılıyordu. Bu,
demekti.
.
. ABD ve AB bu gücü paylaşmayı reddetti, bu da çatışmaları açık savaşa doğru sürükledi.
Bu amaçla
Birliği'ni kuruyorlar,
ülkelerini formatlıyorlar, kaynaklar ve pazarlar üzerindeki güçlerini artırmaya çabalıyorlardı. Savunma alanında,
alanında açıklarını kapatıyor, en önemlisi de
sergiliyorlardı. Rusya-Çin zirvelerinin hepsinin sonunda yapılan açıklamalar
sona eriyordu.
Son
i bu örtülü küresel çatışmaydı. Ekonomik alanda kendini hissettiren hesaplaşma aslında
örtülü savaştı. Bir dünya savaşıydı.
mücadelesiydi. Bu savaş devam ediyor ve her geçen gün daha da şiddetleniyor.
, ortak gelecek vizyonunu yitirirken, dünya ile paylaşmayı reddederken
yordu.
. Ülkemiz Doğu-Batı çatışmasının tam merkezindeydi, ABD ve Avrupa müdahalesiyle kontrol altına alınmaya çalışıldı. Türkiye kendi haline bırakılmayacak,
yönelmeyecekti. Son
çünkü
. Yüz yıl sonra vesayetten kurtulma, büyük Türkiye'yi oluşturma,
.
Cezalandırılacak, diz çöktürülecek,
alınacaktı. İç savaş pahasına, sokak çatışmaları pahasına,
pahasına bu yapılacaktı.
Büyük
öncesi Türkiye'nin kendi tercihini yapmasının önüne geçilmek istendi. İçerideki bütün
devreye sokuldu, Bağımsız Türkiye'nin önü alınmak istendi. Bu haliyle
.
. Tarihsel zemini olan, gelecek hesapları olan bir mücadeledir.
15 Temmuz'la başlayan yeniden yapılanma, yeni duruş ve pozisyon alışın devamıdır. Dünyanın içinde bulunduğu
. Bu yüzden aslında bir nevi dünya savaşı verilmektedir.
Şahsen dünyada yaşanan eğilimlerle ilgili özellikle
gördüm. Küresel ekonomik çatışmanın geçmişine bakarken
, birçok tespitin ve değerlendirmenin bugünlerde yaşandığını gördüm. Maalesef o günlerde bunlar
şeyler gibi algılanıyordu.
Mesela bu cümle 12 Nisan 2005'ten:
Sadece
yeterli değil.
Ufkumuzu sadece Kafkaslara ve Orta Asya'ya değil, Uzak Asya'ya kadar genişletmeliyiz.
Bizler Wolfowitz ve sözcülerinin dünyasına mahkum olursak, hem Batı'nın hem de Doğu'nun dışında kalacağız. Yani kaybedeceğiz!
kaynaklar ve piyasalar üzerindeki belirleyici gücünü kaybedeceği, bu tartışılmaz ayrıcalığının sağladığı siyasi kontrol gücünün de paralel biçimde eriyeceği bir gerçek.
." (Bugünlerde işte bunlarla yüzleşiyoruz).
“Rusya, ticarette
kullanacak.
kullanacak. Rusya yakın çevresindeki ülkelerle ortak para kullanımına geçiyor.
bekleniyor.
Para üzerindeki değişim, ekonomideki değişim 21. yüzyıl dünyasında çok ciddi
na yol açacak.
. Yeni bir dünyayı kurmak için anlaşan yükselen değerlere gözünü kapatmamalı. En azından bu süreçten uzak kalmamalı. Bu ülkeler, gerçekten de
." (
15 Temmuz'da
'nın Türkiye cephesi açılacaktı. Türkiye bunu engelledi.
. Ekonomik mücadele de işte bu savaşın parçası.
. Dolayısıyla bu dar anlamda ekonomik değil siyasi, jeopolitik bir kavgadır.
Küresel ölçekte güç eğilimlerini dikkatli değerlendirmeliyiz.
z. Almanya eski Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı
Irak işgaline şiddetle karşıydı.
diyordu. Bunun bir
olduğunu ima ediyordu. Aynı Fischer'in bir yazısı yayınlandı:
derken,
derken, “yeni ve çok farklı bir dünya şekilleniyor" derken
, dünyadaki derin kırılma ve güç hareketliliğini dikkatle izlemek ve kendimizi yeniden kurmak zorundayız.
Yapılan da bu işte. Bu yüzden
söz ediyoruz.
. Bugün Türkiye'yi yönetenler de, ona destek veren kuşaklar da işte o tarihi dönüşün mimarları olarak anılacaktır.
dediğimiz,
dediğimiz şey, “
mücadelesidir. Bu büyük hesabın dışındaki her şey
.
Merhaba, sitemizde paylaştığınız yorumlar, diğer kullanıcılar için değerli bir kaynak oluşturur. Lütfen diğer kullanıcılara ve farklı görüşlere saygı gösterin. Kaba, saldırgan, aşağılayıcı veya ayrımcı dil kullanmayın.
İlk yorumu siz yapın.
Günün en önemli haberlerini e-posta olarak almak için tıklayın. Buradan üye olun.
Üye olarak Albayrak Medya Grubu sitelerinden elektronik iletişime izin vermiş ve Kullanım Koşullarını ve Gizlilik Pollitikasını kabul etmiş olursunuz.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.