2019 koalisyonu…

04:007/08/2017, Pazartesi
G: 17/09/2019, Salı
İbrahim Karagül

Coğrafyamızda, Ortadoğu’dayepyeni bir “Koalisyon”şekilleniyor veTürkiyebu koalisyonun dışında değil!SanırımArap Baharısonrasıen ciddi siyasi hareketlilikbu koalisyon üzerinden biçimlenecek.Hemenher devletten, her ülkeden, her siyasi çevredenbirilerinin yer aldığı bu“yeni siyasi”dalga, önümüzdeki dönemde bazı ülkelerde ciddi değişimlere neden olacak.Kitleler yerinederin nüfuz çevrelerinin biçimlendirdiği bir tür sistemik hareketlilikolarak tanımlayabiliriz bunu.. Arap Baharıkitleselreaksiyondu bu

Coğrafyamızda, Ortadoğu’da
yepyeni bir “Koalisyon”
şekilleniyor ve
Türkiye
bu koalisyonun dışında değil!
Sanırım
Arap Baharı
sonrası
en ciddi siyasi hareketlilik
bu koalisyon üzerinden biçimlenecek.
Hemen
her devletten, her ülkeden, her siyasi çevreden
birilerinin yer aldığı bu
“yeni siyasi”
dalga, önümüzdeki dönemde bazı ülkelerde ciddi değişimlere neden olacak.
Kitleler yerine
derin nüfuz çevrelerinin biçimlendirdiği bir tür sistemik hareketlilik
olarak tanımlayabiliriz bunu.. Arap Baharı
kitlesel
reaksiyondu bu ise, Batı’nın yönlendirmesiyle
güç/iktidar alanı
içinde yeni bir
oyunun kurulması
ndan başka bir şey değil.
ABD-İngiliz projesi: Her
ülkede yeni siyasi kadro
Varolan rejimler, güç yapısı bu “Yeni Koalisyon”un
hem içinde hem dışında
. Tek tek ülkeler, rejimler yok bu yeni yapıda. Sistemler içindeki etkin
nüfuz çevreleri arasında bir bağ
kuruluyor. Buradan yeni
güç haritası
oluşturuluyor.
Bu dayanışmanın
her ülkede bağlantıları
sağlanıyor. O ülkelerdeki
küskünler
,
memnuniyetsizler
, yeni proje etrafında biraraya getiriliyor. Ortadoğu’nun
yeni siyasi atlası
çizilmek isteniyor.
Ucu ABD’ye ve İngiltere’ye uzanan
,
bölgedeki bazı ülke, kişi ve çevreler üzerinden servis edilen
, Katar’ı hedef alan Körfez kriziyle alenileşen,
15 Temmuz
’un finansörlerinden ve operasyonel güçlerinden
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE)
ve
Muhammed Dahlan
üzerinden somutlaşan bir hareketlilik.
Tam anlamıyla Türkiye
karşıtı bir yapılanma bu
Diğer bir ucu İsrail’e, bir ucu Mısır’a, hatta Suudi Arabistan’a, hatta İran’a
kadar uzanan,
Körfez fonuyla
beslenen
alabildiğine Türkiye karşıtı
bir ilişkiler ağı.
Son yıllarda
Türkiye’nin net duruşu, pozisyonu, yerli ve tarihi bir perspektifi
savunması bölgenin tamamına yönelik küresel ölçekte birçok hesabı bozdu. Bölgeyi yönetenler,
Türkiye’yi cezalandırma
ya girişti.
Bunun son örneği
FETÖ üzerinden servis edilen çokuluslu işgal ve iç savaş
girişimi oldu. Bu,
son darbe
olacak, Türkiye diz çökecek, taşlar yerine oturacaktı!
Sadece FETÖ değil,
PKK’nın, Dahlan’ın ve BAE gibi ülkelerin de 15 Temmuz’un arkasında yer almasının nedeni
buydu, bir talimattı. Çokuluslu iradenin
bütün siyasi uzantıları
nı harekete geçirmesi ve FETÖ’ye destek vermesi bundandı. Ama burada durmadılar.
Şimdi
bölge içindeki uzantıları üzerinden işte sözünü ettiğim o “Koalisyon”u şekillendiriyorlar.
ABD, İngiltere, İsrail’e
itaat birinci öncelik..
S. Arabistan’daki
aile krizi
üzerinden,
Türkiye’den rahatsız olan bölge ülkeleri
üzerinden, tahmin ettiğimizden daha fazla güç elde eden yeni iktidar çevreleri üzerinden,
terör örgütle
ri üzerinden, her ülke içindeki
muhalifler
üzerinden yeni bir
dayanışma hattı
oluşturuyorlar.
Bu dayanışmanın, ortaklığın
birinci önceliği ABD, İngiltere ve İsrail ile tam ortaklıktır. Siz buna tam itaat da diyebilirsiniz.
İkinci önceliği
, Batı’ya karşı gelen,
dik duran,
onların bölgedeki oyunlarını bozan bütün
liderlerin, siyasi hareketlerin hedef alınması, tasfiye edilmesidir
.
Yeni siyasi kadrolar
ülkeleri küçültecek
Üçüncü önceliği
, coğrafyanın tamamına yönelik yeni dizayn,
harita değişiklikleri, ülkelerin küçültülmesi planlamaları için operasyonel güçlerin iktidar alanına taşınmasıdır
. Hem bölgenin yeni haritasının gerçekleştirilmesi hem de bu haritaya göre siyasi dizayn yapılması, bütün bunlar için
ortakların, taşeronların
belirlenmesidir.
Son zamanlarda Muhammed
Dahlan
ve Dubai Emiri
Muhammed bin Zaid
hakkında yoğun
yayın
yapmamızın sebebi bu yeni gelişmeye dikkat çekmek içindi.
Aksa krizi projeydi,
ilk sonuç Filistin’de
Hamas ile Filistin yönetimi lideri Mahmud Abbas
arasında başlayan
ve Dahlan’ı merkeze alan son tartışma, ‘
Yeni Koalisyon’un ilk sonucunu Filistin’de göstereceği
ne işaret ediyor.
Mescid-i Aksa krizi işte bu proje çerçevesinde özellikle çıkarılmıştır
.
Dahlan da, BAE de, İsrail de bu oyunun içindedir
. Hamas’ın Dahlan’la diyaloğu, aslında
Hamas
’ın bölgede güç kazanacağını düşündüğü yeni koalisyonla pazarlıklarına işaret etmektedir. Bu durum ise
hepimizin kanaatlerini altüst edecek sonuçlara yol açma
potansiyeli taşımaktadır.
Sadr S. Arabistan’a
gitti, sonra ne oldu?
Yine geçtiğimiz
hafta Mukteda es-Sadr’ın Suudi Arabistan ziyareti, hemen ardından Haşd-i Şaabi
teröristlerinin silahsızlandırılması çağrısı, Irak’ta
S. Arabistan karşıtı afiş ve sloganların
yasaklanmasını istemesi, yeni koalisyonla bağlantılıdır.
Bunlardan önce ise,
Katar
’ı hedef alan kriz, bu Koalisyon’un ilk icraatıdır.
Sanırım önümüzdeki günlerde bölgenin
yükselen gücü “Yeni Koalisyon”un icraatlar
ı ile ilgili çok şey göreceğiz. Batı, bu koalisyon üzerinden bölgeye
yeni müdahaleler dönemi
ni başlatmıştır! İşin özeti şudur.
“Koalisyon”un Türkiye
ayağında kimler var?
Peki bu sürecin
Türkiye’ye etkisi
ne olabilir?
Türkiye’de bir
siyasi dalga, oluşum, hareketlilik
şekillenir mi?
ABD, İngiltere, İsrail ile uzlaşma
temelinde, bölge politikalarında
köklü geri dönüş
ü içerecek şekilde, en önemlisi de Türkiye’nin
yerli ve tarihi duruşu
nu
“uzlaşmayı öne çıkarmak, Türkiye’yi rahatlatmak”
gibi cezbedici cümlelerle pazarlayarak sulandıracak
yeni bir siyasi oluşum
söz konusu olur mu?
Coğrafyanın her köşesinde hissedilir olan
“Yeni Koalisyon”un Türkiye ayağı kesinlikle olacaktır!
Muhtemelen bu hareketlenme,
15 Temmuz’da direncini değersizleştirecek
,
bir
yönüyle 15 Temmuz’un yapamadığını yapacaktır
.
Muhafazakar muhalefet,
kritik tarih 2019 olacak
Türkiye ayağında ne tür bir koalisyon kurulacak, kimler, hangi çevreler olacak
bilemem.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu
’nun Focus dergisine verdiği söyleşide kullandığı cümleler bazı
ipuçları
veriyor.
Ama Türkiye içi operasyon
CHP üzerinden yapılmayacak
. Onun da destekleyeceği
muhafazakar kadrolar ve muhafazakar söylem esas alınacak
. Türkiye’nin geleceği için oluşturulacak yeni siyasi yapı
muhafazakar kimlik
üzerine kurulacak ancak
Batı ile uzlaşma ön şart
olacak.
Sanırım bütün bunları
2019’a hazırlık
olarak görebiliriz. Yeni bölgesel koalisyonun
Türkiye ayağı için
kritik tarihi 2019 olarak not edelim...
#BAE
#Suudi Arabistan
#Türkiye
#İngiltere
#Filistin
#İsrail
#CHP
#15 Temmuz
#Katar