Rasulüllah (sa) 'zararından yanındakilerin emin olamadığı birisi vallahi mümin olamaz'. 'Müslüman ise insanların elinden ve dilinden selamette oldukları kimsedir' buyurur.
Mümin Allah'a inanan ve bu sebeple güvende olan; müslüman da O'na teslim olan, boyun eğen, söylediklerini gönülden kabullenip yapan demek. Bu anlamda her müslüman aynı zamanda mümindir. Müslüman da; selamet, selim, silm, yani barış güven, teslim, tesellüm, salim, müsellem, istislam kelimeleriyle aynı kökten.
Allah'ın isimlerinden biri
. Yani güven veren, kendisine iman edeni emniyete alan, korkulardan emin kılan, güvenin bizatihi kaynağı demek. O halde Allah kendisine inanıp güvenen kuluna kendi adından bir özellik, bir isim vermiş demektir.
Yani güvenilir olmadan davanızı anlatamazsınız, sözünüz dinlenmez. Rasulüllah önce 'Emîn' oldu, ardından peygamber kılındı. Peygamberliğine inanmanın en temel dayanağı onun güvenilir/emin olması idi. İslam'a davete başlarken insanları topladı ve ben size şu dağın arkasında bir ordu var, sizinle savaşmak için geliyor, desem ne dersiniz diye sordu. Hep bir ağızdan, inanırız, dediler ve o davete böyle başladı. Hz. Yusuf da zindanda iki delikanlı ile birlikte yıllarca kaldı. Güvenilir biri olduğunu ispatlayıncaya kadar onlara bir telkinde bulunmadı. Gördükleri rüya sebebiyle onların artık kendisine güvendiklerini anlayınca Allah'ın bir olduğunu onlara anlatmakla işe başladı.
Darılmalar, kırılmalar, düşmanlıklar, küskünlükler, gıybetler ve müslümanda olmaması gereken ne kadar kötü haslet varsa hepsinin çıkış noktası güvenilir olmamaktır, yalandır, aldatmadır. '
'. Demek ki aldatma imanı zedeler, hatta tamamen yok olmasına sebep olabilir. 'Müslümanın kardeşini üç günden fazla terk etmesi helal olmaz.
Adam çocuğuna bir şey söz verir ve yerine getirmezse bu olmaz. Çünkü yalan ahlaksızlığa götürür, ahlaksızlık da cehenneme götürür. Sözünde sadık/dürüst olma ise iyi hale götürür, iyi hal de cennete götürür. Baksanıza dürüst insana sadık ve iyi halli denir, yalancıya da kandırdı ve ahlaksızlık yaptı denir. Dikkat edin, kul yalan söyleye söyleye Allah katında yalancı diye damgalanır, cehenneme gider'. (İbn Mâce).
Rasulüllah (sa) bazı kavimlerden biat/bağlılık ve itaat sözü alırken '
' demelerini isterdi. Yalanı şakalarda dahi terk etmedikçe onu diğer alanlarda terk etmek mümkün olamaz. Bunu herkes prensip edinip hemen uygulamaya başlamalıdır. Gerçek mümin olmamızın başlangıcı budur. Hatta insanları güldürmek için söylenen yalan fıkralar bile böyledir. Rasulüllah buyurdu ki: 'Yazıklar olsun o adama ki (üç kez)
Yazıklar olsun ona, yazıklar olsun'. (Tirmizî, Ebu Davud).
Bazı ticaretçilerin ve siyasetçilerin '
Böyle söylemek, Allah'a karşı suizandır, Allah bizden mümkün olmayan bir şeyi istiyor demekle eş anlamlıdır. Dünyayı kazanmak için ahireti feda etmektir. Kaldı ki, dürüst olmayanlar dünyada da uzun erimde hep kaybederler.
Bunu da yazalım inşallah.
Biraz zorlanarak da olsa bu millet büyük bir başarı daha elde etti. Önemli bir barajı aştık. Şimdi hayırlı olsun diyebiliriz. Hayırlı ve mübarek olsun. Her hayra 'hayır' diyenlerin bu referandumda da hayır demeleri gayet normaldi. Ama aynı çileleri çekmiş, aynı dertlerle dertlenmiş ve aynı güzelliklere talip olmuş olanların 'hayır' demeleri de biraz üzücü oldu.
Şimdi sıra bu başarıyı salt hayra çevirmek, sonuçlardan çıkarılması gereken dersleri ihmal etmeden hemen almak, galipler gibi davranmak ve affedilmeyecek suçlar dışındakiler için bir ferahlık oluşturmaktadır. Galiplere yakışan da budur.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.