Devletler arasında yer yer ihtilaflar çıkabilir, hatta düşmanca tutumlar bile gelişebilir. Ancak bağnazlar hariç, halklar birbirlerine karşı daha saygılı, muhabbetli ve hoşgörülüdürler. Yılda bir kez de olsa, çeşitli milliyet ve mezhepten Müslümanlar “
”da ortak inanç değerlerini paylaşmanın gücünü, heyecanını, sevincini yaşarlar. Bu kısa süreli beraberliğin verdiği haz çok bereketlidir ve halklar arasında tesanüdü artırır. Tarihin derinliklerinde kalmış ihtilaflarsa günümüzün kendi halinde yaşayan halkların birbirileriyle olumlu ilişkiler kurmalarına engel teşkil etmezler. Modern hayatın hızlı akışı bu tür nobranlıklara fırsat da bırakmaz. Ancak toplumların hayatında öyle anlar olur ki sağduyu, hoşgörü, muhabbet kaybolur, yerini öfkeye, bağnazlığa, kör bir şiddete bırakır. Halklar arasındaki bu duygusal kopuşlar kendiliğinden gerçekleşmezler, sönmüş ateşi birileri maşalarla deşerek, ağızlarıyla üfleyerek alevlendirirler.
Emperyalist güçler İslam uygarlığının merkezi havzalarında güçlü birliktelikler, güçlü devletler istemezler. İdare edebilecekleri, dilediklerini yaptırabilecekleri ölçekte küçük devletler, devletçikler olsun isterler. Bu güçsüz, küçük devletlerin birbirleriyle ihtilaflı olmalarını ve birbirlerinden korunmak için bir büyük güce ihtiyaç duymasını temenni ederler. Hatta böyle bir ihtiyacı hasıl etmeye çalışırlar. Halklar arasındaki duygusal kopuşlar tehlikeli süreçlere yol açabilirler. “
”yla “
” Fars ve Arap halkları, Şii ve Sünni halklar ile Kürt ve Arap halkları arasındaki duygusal kopuşlar için ibret verici vakalardır. Şimdi de Musul'da böyle bir tehlike söz konusu. Devlet adamları arasındaki söz düellosuna maalesef molla efendiler fetvalarıyla iştirak ederek fitne ateşini körüklüyorlar.
Bu bölgede bir diğer komşu devletle doğrudan savaşa girmeyen galiba sadece Türkiye kaldı. Türkiye ve Bağdat'taki sözde merkezi hükümet arasındaki ihtilafın derinleşmesi halinde çıkacak bir çatışmaysa
'ı
'yi,
'ı içine çekerek bölgedeki fitneyi daha da alevlendirir. Böyle bir durum Türkiye'nin kurmaya çalıştığı ittifak dengelerini negatif yönde etkileyebilir. Kuşkunuz olmasın, iş tehlikeli bir dereceye ulaştığında emperyalist güçler geriye çekilip müslüman halkların birbirilerini tüketip güçten düşürmelerini keyifle izlemeyi tercih edeceklerdir. Dolayısıyla yangına körükle giden molla efendiler bir söz söylemeden evvel bin kez düşünmeliler. İnsiyaklarıyla oynayarak kışkırtılan kitleleri sahaya sürmek belki kolaydır ama sonuçlarını o kadar kolay kontrol edemeyebilirsiniz. Yıllar sonra geriye baktığımızda hiçbir şey kazanmadığımızı görebiliriz. Bizler, hep birlikte, uğradığımız felaketin sonuçlarıyla uğraşırken eller çoooktan
'a gitmiş olur. Geçmiş olsun. Oturup, halimize ağlayabiliriz.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.