Türkiye'nin AB'ye alınmamasını savunan sözkonusu 'çevre' Türkiye'nin tarihsel geçmişiyle fena halde takıntılı bir zihniyete sahip. Bu çevrenin öne sürdüğü gerekçeleri dikkatli gözle analiz ettiğimizde karşımıza çok farklı bir Avrupa çıkıyor. Avrupa'nın da duruma göre kafasına geçirdiği maskeleri var. Avrupa Birliği, 14. yüzyıldan 20. yüzyılın başlarına kadar “Türkler”i ne yapıp edip Avrupa'dan söküp atmayı 'kutsal dava' haline getirmiş ve büyük ölçüde bunu başarmış bir çevrenin mirası üzerinde kuruldu. Öyle anlaşılıyor ki bu tarihi mirası savunanlar AB içinde de bir hayli etkili.
AB içindeki bu zümreler Türkiye'nin güçlenmesinin '
'nı uzun vadede zayıflatacağını düşünüyorlar. Dolayısıyla Türkiye'yi içeriye almak yerine oyalama politikasıyla işi savsaklamaya çalışıyorlar. AB ülkeleri, binlerce sivili dünyanın gözleri önünde meydanlarda katlettiren, düzmece davalarla tutukladıkları muhaliflere yüzlerce idam cezası verdiren diktatörlerin ayaklarının altına kırmızı halılar sermelerine rağmen, konu Türkiye'ye geldiğinde bambaşka bir kılığa bürünebiliyorlar.
Aslında AB, Türkiye'yi kesin bir biçimde dışarda bırakmayı da göze alamaz. Bunun birçok sebebi var. 'Göçmen' kartı bunlardan sadece biri, ama en önemli sebep bu değil. Türkiye'nin Çin sınırlarından Balkanlar'a kadar uzanan karasal jeopolitik kuşak üzerindeki potansiyel etki gücü var. Her ne kadar bu jeopolitik kuşak, hatları tam olarak çizilemeyen 'küresel oyun'da kendini henüz öne çıkarmıyorsa bile varlığını hissettiriyor. Binlerce yıl “
nu canlı tutan jeopolitik kuşağın yeniden hayat bulmasına Avrupa kayıtsız kalamayacağı gibi, ne yapıp edip bu kuşağa eklemlenmek isteyecektir.
Doğu Türkistan'dan Balkanlara uzanan bu jeopolitik kuşak enerji kaynakları ve enerji koridorları bakımından da son derece stratejik bir önemde. '
'ne sahip olmayan bir Avrupa, çağının gerisine düşer, ABD'yle Rusya arasında pestil olur. Dolayısıyla sözkonusu kuşağın sahip olduğu potansiyel, AB için belki 'soğuk', ama kayıtsız kalınması mahvına sebep olacak bir gerçeklik.
Türkiye'nin dahli, katkısı olmadan bu jeopolitik kuşak canlılık kazanamaz. Avrupa halklarının geniş anlamda güvenliğiyse bu tarihî/jeopolitik kuşağın kaderiyle yakından ilgili. Bu jeopolitik kuşak tarihin uzun devirlerinde hem Avrupa, hem Avrasya için barış, istikrar, güvenlik ve refah kuşağıydı. Dünyanın kalbini teşkil eden bu jeopolitik kuşağın en önemli bileşenlerinden biriyse, dün olduğu gibi bugün de Türkiye'dir. AB, Türkiye ile ilişkilerini derin duygusal kopuşlara yol açacak bir üslupla sürdürmesi durumunda elbette Türkiye farklı seçenekleri gündemine alacak. Türkiye, tarihinin her döneminde kendine yeni seçenekler sunan bir jeopolitik temel üzerinde inşa edildi. Batı Avrupa'nın bunu idrak etmesi ve Türkiye'nin temelleri üzerinde oyun oynamaktan vazgeçmesi hayrına olur.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.