Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, iki günlük Makedonya ziyareti dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını cevaplayan Başbakan Erdoğan bazı Alman vakıflarının BDP ve BDP'li belediyeler üzerinden PKK'ya para aktardığını söyledi. KCK operasyonlarında belediye yöneticilerinin gözaltına alındığına dikkat çeken Başbakan, bölgeye gönderilen paranın yatırıma dönüşmediğine dikkat çekti. Bir Alman vakıflarının belediyeler ile kredi sözleşmesi yaptığını belirten Erdoğan “Hangi müteahhitlerle iş yapmaları gerektiği konusunda işaret veriyorlar. Bu yolla resmen PKK'ya para gönderiyor o vakıflar” dedi.
Biz başından itaberen Meclise gelmelerini söyledik.. Gelin ne söyleyecekseniz burada söyleyin dedik. Dediğimiz oldu nihai sonuçta. Olması gereken buydu.
Terör örgütünü maalesef medya Kürtlerin temsilcisi olarak görüyor. Bölücü terör örgütü Kürtlerin temsilcisi değil. BDP de Kürtlerin temsilcisi değil. Halk onları Kürtlerin temsilcisi olarak görseydi bizden daha fazla oy almaları lazımdı. Bizim bölgede BDP'den yüzde 15 oranında oy farkımız var. Güneydoğu'ya sadece Diyarbakır, Hakkari, Şırnak diye bakmamak lazım. Niçin Şanlıurfa'yı, Gaziantep'i ya da Adıyaman'ı görmüyorsunuz? Batman'ı, Siirt'i görmüyorsunuz? Bakın son zamanlarda Batman'a ve Siirt'e çok yüklenmeye başladılar. Silah zoruyla oy devşiriyorlar. Tehditlerle oy devşiriyorlar. Benim oradaki vatandaşım korku belasına bunlara oy veriyor. Vatandaş hür iradesini kullanabilse bunlar vatandaştan oy alamazlar. Güçleri yarıya düşer.
Dikkat edilirse bu operasyonlar daha çok belediyeler, belediye meclis üyeleri, il genel meclis üyeleri üzerinden yapılıyor. Bu bölgeyi şöyle bir inceleyin. Buralarda belediyelerin ciddi yatırım yapmadığını göreceksiniz. Mesela Hakkariye biz 17 trilyon para göndermişiz. Ama Hakkari'de tüm kanalizasyon dışarı akıyor. Şehircilik diye bir şey yok. Gidin Şırnak'a, aynı durumu görürsünüz. Batman'a gidin yine aynı durumu görürsünüz. Bir güzellik varsa o güzellik de bizim hizmetimiz sonucudur.
Yargı süreci devam ettiği için böyle bir şey söyleyemem ama bu operasyonları yürüten yetkililerin bildiği bir şeyler var. Onun için yapılıyor bu operasyonlar. Mülkiye müfettişlerinin çalışmaları var. Gelen ihbarlar var. Ee tabi bir de Diyarbakır ve diğer belediyelerde örgüt elemanlarının belediye kadrolarında yer aldığına dair istihbaratlar var. Geliyorlar eş başkan gibi buraları yönetiyorlar. Şirazesinden çıkmış olay. Böyle bir şeye siz müsaade ettiğiniz sürece orada hizmet veremezsiniz.
Evet. Var. Ki beni çok rahatsız eden bir durumdur bu. Bu belediyelere bazı vakıflardan destek geliyor. Özellikle bir Alman vakfının bölgedeki faliyetleri çok dikkat çekici. Bu tür vakıflar özellikle CHP'li ve BDP'li belediyeler ile kredi sözleşmeleri yapıyor. Bu kredi sözleşmelerini yapmakla kalmıyorlar hangi müteahitlerle iş yapmaları gerektiği konusunda işaret veriyorlar. Bu yolla resmen PKK'ya para gönderiyor o vakıflar.
Kredi sözleşmesi yapıyor bu vakıf. Bununla da kalmayıp hangi müteahite vereceği konusunda işaret veriyor. Kanalizasyon işi yapıyor. Ama şu firmaya vereceksiniz diyor.
Biz kendilerini bu konuda uyardık. Ama nedense vurdum duymaz davranıyorlar, bu konuda.
Gazetecisiniz. Araştırın bulun...
Asrın Hukuk Bürosu diye bir büro var biliyorsunuz. İmralı'nın avukatları bu büroya bağlı. Sürekli avukat değiştiriyorlar. İmralı'ya tek avukat gitmiyor. Çünkü ilişkiler avukatlar üzerinden yürütülüyor. İmralı'ya giden avukatlar bir şekilde Kandil ile İmralı arasında kontak kuruyor. Son zamanlarda bu görüşmeler olmuyor. Bir kaç aydır iletişimin kopuk olma sebebi bu.
Sadece yakınları görüşüyor. Avukatlarla yaptığı görüşmede ciddi manada farklılar var. Bunlar aynı zamanda medyaya da servis yapıyor. Eğer medya yapılan bu görüşmeleri görmemiş olsa, bölücü terör örgütü kendi propagandasını bu kadar rahat yapamayacak. Şu anda çok rahat yapıyorlar. Çünkü medya buna izin veriyor.
PKK benim tabanımdır diyor Selahattin Demirtaş. Konuşması var. Bunu büyükelçilere, AB'den gelen kongre üyelerine söylüyor. Bu kadar açık konuşuyor. Biz terör örgütü olarak ilan et dedik. Ama ilan edemediler, oradan nemalanıyorlar.
Dünyanın neresinde olursa olsun teröröle mücadelenin bedelinde kan var... Yok dersek kendimizi aldatırız. Güvenlik güçleri de siviller de öldürülüyor. Ki bizde iş sivillere sıçradı... Mücadelenin bedeli var. Biz bunu minimize etmenin yoğun gayreti ve çalışması içindeyiz. Gerek sınır ötesi ve gerekse sınır içi tüm bu operasyonlarımızı sürdüreceğiz. Parlemento içi- dışı tüm partilerin, STK'ların ve halkımızın terörle mücadele konusunda bize ciddi manada destek vermesi lazım. CHP veya MHP'nin iktidarı yıpratmak için, PKK üzerinden bize vurmaları Türkiye'ye bir şey kazandırmaz. Kaybettirir!