3 yaşındaki yeğenim Sümeyye’nin “Canım sıkılıyor” diye sızlanmasını nasıl çözebilirim diye düşünürken, babaannesi elinde içinde bir mısır koçanının bulunduğu bir tabakla balkona geldi ve “Bu mısırları tabağa ufala sonra aşağıdaki tavuklara götür yesinler” dedi.Sümeyye’nin yüzü güldü, kendisinden 3-4 yaş büyük abisini de yanına çağırdı.Beraber mısır koçanını tabağa ufalamaya başladılar.Babaanne Sümeyye’yehem sorumluluk yüklemiş, hem de can sıkıntısına çözüm bulmuştu.Çocukluğum köyde geçtiği için
3 yaşındaki yeğenim Sümeyye’nin “
Canım sıkılıyor
” diye sızlanmasını nasıl çözebilirim diye düşünürken, babaannesi elinde içinde bir mısır koçanının bulunduğu bir tabakla balkona geldi ve “
Bu mısırları tabağa ufala sonra aşağıdaki tavuklara götür yesinler
” dedi.
Sümeyye’nin yüzü güldü, kendisinden 3-4 yaş büyük abisini de yanına çağırdı.
Beraber mısır koçanını tabağa ufalamaya başladılar.
Babaanne Sümeyye’ye
hem sorumluluk yüklemiş, hem de can sıkıntısına çözüm bulmuştu.
Çocukluğum köyde geçtiği için iyi bilirim.
Çünkü oralarda kız erkek fark etmez
3 yaşındaki çocuktan, 80 yaşındakine kadar herkesin yapabileceği bir iş vardır.
Ben 7-8 yaşlarındayken çocuklar koyun ve büyük hayvan çobanlığı yapar.
Erkekler ve kadınlar tarlaya bahçeye, nineler de evde yemek, temizlik, bebek bakıcılığı, tavuk, ördek ve hindilerle ilgilenirlerdi.
Köyde can sıkıntısı olmazdı.
Çünkü can sıkılacak kadar boşta kalmazdı.
***
Yeğen Sümeyye’nin keyifle mısır ufalayışını seyrederken onun
şehir versiyonunu
düşündüm.
Şehirde yaşayan aynı yaştaki kız çocuğu, “
canım sıkılıyor
” deseydi babaannesi onu oylamak için ne yapardı?
Muhtemelen ya evdeki oyuncakları verirdi veya kolundan tutup bakkala markete götürür ve ne istiyorsa alırdı.
Hangi çocuk büyüyünce adam olur sizce?
***
Okullar Eylül ayına kadar kapalı.
Veliler telaşta, çocuklar boşta.
3 aylık kocaman bir tatil var ve vakit nasıl geçecek.
Kış boyunca ödevlerle, sınavlarla boğuşan çocuklar, yazın ellerinde
akıllı telefonlar
karşılarında da
açık bir televizyonla
tembellikten yanalar.
Yanına bir haftalık deniz macerası da koydun mu keyfine diyecek olmaz.
“Çocuklar yaz okullarına gönderilmeli mi, gönderilmemeli mi?”
Uzmanların, bu soruya verdiği cevaplar birbirinden farklı.
Kimi “Yaz okulları, çocuğun hayatına oyunla birlikte sporu dahil ediyor, mutlaka gönderilmeli” derken, kimine göre istisnaları bulunsa da
yaz okulları çocukların cinsel bilgilerini, kötü alışkanlıklarını
geliştiriyor.
Bir başka görüş ise şu: “Çocuklar evlerinde vakit geçirmeyi özlüyor.
Koşturma halinde olmak,
tükenmişlik sendromu
sebebi!
En azından sadece bir ay gönderin!”
***
Psikolog Prof. Dr. Acar Baltaş, çocukların yaz okullarına gönderilmesine karşı çıkıyor ve “
Yaz okulu yerine, her yaz çalıştırın
!” önerisinde bulunuyor.
Ve nedenlerini şöyle açıklıyor:
“
Dünyanın hiçbir yerinde 3 aylık yaz tatili olmaz
!
İnsanı geliştirenin sorumluluk olduğuna inanıyorum.
Bir hayatın içinde acı, fedakarlık, hayal kırıklığı, başarısızlık, engellenme duygusu yoksa o hayattan bir hikaye çıkmıyor.
Çocuklardan beklenen tek şey başarılı olmaları.
Halbuki başarılı olmak, para kazanmak, iyi bir okulu bitirmek insanları mutlu etmiyor. Aileler, çocuğum zorluk görmesin, rahat yaşasın diyor.
İnsanı insan yapan, yaşadığı acılar, hayal kırıklıkları ve engellenme duygusudur.
Bunları yaşamadan gelişen bir insan, olgunlaşmadan hayata atılıyor.
İş hayatına girdiği zaman da hiçbir şeyden memnun olmuyor.
Her şeyden şikayetçi, hayattan hep alacaklı.
Yaz okulları da bunun bir parçası.
‘Aman çocuk yoruldu, yaz okuluna gitsin, dil öğrensin, spor yapsın!’
Yaz okullarına göndereceğinize çalıştırın.
13 yaşından itibaren mutlaka yazın bir buçuk, iki ay çalışmalı.
İnsan ilişkilerinde sınırın nereden geçtiğini görmek için.
Para kazanmak için değil.
Sorumluk alsınlar, zor hayat yaşayan insanlara yakın olsunlar.”
***
“Çocuklar ailelerin refahlarına ortak, hayatlarına değil”
diyen Prof. Baltaş, “Problem burada. Odalarını bile toplatamıyorlar, nerede kaldı hayata ortak etmek.
Para vererek, aile bütçesinden kaynak aktararak görevlerini yerine getirdiklerini sanıyorlar. Aileler, çocukları sorumlulukla ödüllendirsin.
Yaşı çalışmaya uygun değilse de,
mutlaka evin içinde bir görevleri olmalı
.
Bunu iyilik olsun diye değil, seve seve aileye yardımcı olmak için yapsınlar.
Köyde yetişen çocuklara bakın!
Tarlada bir şey yapamıyorsa, tarladakilere su taşır çocuk.
Şehirde de evin içinde çocuğun görevi olmalı
” diyor.
***
Ne diyordu Hz Ali (ra);
Çocuklarınızla 7 yaşına kadar oynayın, 15 yaşına kadar onlarla arkadaş olun, 15 yaşından sonra ise istişare edin.
#Yaz okulu
#Çocuklar
#Psikolog
