Tümel adalet tikel adalet

04:003/09/2017, Pazar
G: 17/09/2019, Salı
Rasim Özdenören

İlahi adalet diye tanımlanan bir kavrama başvurulur bazen.Bu sözle kastedilen iki husus var:1.Kimsenin yaptığı kesesine kalmaz. Burada veya orada mutlaka karşılığını görür.2.İlahi adalet ayrım yapmaz: onun gazabı da lütfu da herkese aynı anda ve ayrım yapmaksızın eşit biçimde tecelli eder. Yağmur birinin tarlasına yağar ötekine gelmez diye bir şey yok. Yağarsa o mıntıkadaki bütün tarlalara yağar. Kuraklık gelirse de aynı...Birinci kümede tecelli eden adalet bireyseldir. Herkes kendi ektiğini biçer.

İlahi adalet diye tanımlanan bir kavrama başvurulur bazen.

Bu sözle kastedilen iki husus var:

1.
Kimsenin yaptığı kesesine kalmaz. Burada veya orada mutlaka karşılığını görür.
2.
İlahi adalet ayrım yapmaz: onun gazabı da lütfu da herkese aynı anda ve ayrım yapmaksızın eşit biçimde tecelli eder. Yağmur birinin tarlasına yağar ötekine gelmez diye bir şey yok. Yağarsa o mıntıkadaki bütün tarlalara yağar. Kuraklık gelirse de aynı...

Birinci kümede tecelli eden adalet bireyseldir. Herkes kendi ektiğini biçer. Herkes ne yapmışsa onun karşılığını elde eder. Bir başka söyleyişle her koyun kendi bacağından asılır. Hiçbir koyunu başka bir koyunun bacağından asmak imkân dâhilinde değildir.

Dilimizde “karakuşî hüküm” diye anılan bir kavrama müracaat edilir kimi zaman. Karakuş’un bir Selçuklu kadısı olduğu söylenir (bir başka iddia da onun Osmanlı kadısı olduğu yolundadır). Karakuş kadıya izafe edilen fıkralar genelde makro düzlemde adaletin tecellisi zımnında olanlardır. Ve de genelde 2 numarada andığımız küme içinde yer alır:

Bir defasında bir terziye kısas olarak gözünün birinin çıkarılması hükmünü verir Karakuş kadı. Fakat terzi: “Aman efendim, ben terzilikle iştigal ediyorum. Benim bir gözüm çıkarılırsa mesleğimi icra edemem, çoluk çocuğum aç kalır.” diye yalvarmaya başlar. Karakuş bu yalvarmalara dayanamaz: “Tek gözüyle çalışan bir esnaf var mı?” diye sorar.

- Var efendim, derler.

- Kimmiş onlar?

- Avcılar tek gözle çalışır efendim.

Bunun üzerine Karakuş kadı:

- Öyleyse terziyi bırakın, bir avcı bulup onu asın, der.

Mühim olan birinin gözünün çıkarılmasıdır!

Gene bir defasında adamın birinin asılmasına hükmeder Karakuş kadı. Ceza infaz edilecektir. Fakat ne yapsalar mahkûmun boynunu ipe denk getiremezler. Karakuş kadıya dönerler: “Efendim mahkûmun boyu kısa geliyor, ipe çıkaramıyoruz” deyince, Karakuş meseleyi şıpın işi halleder:

- Uzun birini bulun, onu asın!

Tümel düzlemde adalet tecelli ediyor. Toplumdan biri eksilecektir veya birinin gözü çıkarılacaktır. O kim olursa olsun... Ama tikel (bireysel) düzlemde olayın vahameti açıktır...

Demek ki tikel ve tümel düzlemlerin birinde insanları hoşnut etmekle adaletin tecellisi mümkün olmuyor. Adalet her iki düzlemde aynı anda işler halde bulunmak gerekiyor, hem tümel düzlemde hem tikel düzlemde...

#Adalet
#Karaku
#Osmanlı