Türkçemizin ilginç deyişlerinden biri: asıl azmaz bal kokmaz...
Ne demek istiyor?
Bir insan neyse odur.
Azıcık genişletirsek, bir millet neyse odur. Neyse öyle kalır, demek...
Bu, kimsenin değişmeyeceği anlamına gelmiyor...
Bilakis, ne denli değişirse değişsin, o, aslı neyse öyle kalır demek istiyor...
Bir çelişkiyle mi karşı karşıyayız. Belki. Biraz...
Hem değişiyor, hem değişmiyor, öyle mi?
İnsanı başka yaratıktan ayıran temel ıra tam da burada ortaya çıkıyor. O, hem değişiyor, hem değişmeden kalıyor...
İnsan, iyiden kötüye doğru ve kötüden iyiye doğru değişir.
O, iyiyle kötü arasında gidip gelir. Ama hâlâ kendisidir. Kendisi olarak kalır...
Değişmeyen yaratık insandan başka olandır. Bitki türüdür... Hayvan türüdür...
Hayvan değişmediği için, onun ırasında değişmeye ilişkin bir kategori bulunmadığı için o hep aynı kalır. Bir milyon yıl önceki kedi, bir milyon yıl önceki zürafa her ne ise, o kedi ve o zürafa bugün de odur. Tam da bu nedenle hayvan türünün tarihi yoktur diyoruz.
Oysa insan değişiyor.
İnsanın tarihi bu değişimi yıl yıl, dahası her an gösteriyor. Buradan, biz, onun tarihini okuyabiliyoruz.
İnsan, kendini değiştirirken, çevresini de değiştiriyor. Kentler kuruyor. Kurduğu kentleri yıkıyor. Birbirini öldürmek için silahlar icat ediyor. O silahları geliştiriyor...
Kısaca: insan değişiyor...
Ama bir yandan da onun özü değişmeden kalıyor. Nedir o öz? İşte değişmeye açık olan ıra. Başka? Başka bir de onun değişmeden kalan yanı...
İnsan teki için geçerli olan bu özellik, milletler için de geçerli...
Nobran ve barbar milletler uygarlık yolunda ne denli bir değişim geçirmiş olursa olsun, onun temel ırası aynı kalıyor. İnsan teki fıtratı gereği kan dökücüdür... Ama tarihsel süreçte bu ırasını yönetmesini ve onu komuta etmesini başarabiliyor.
Aradan bunca yıl geçtikten sonra tüm dünya gene bu aynı Batı uygarlığı perspektifinden kan-ateş-ölüm üçgeni içine sıkıştırılıyor. Avrupa ülkelerinde genelde Müslümanlara, özelde Türklere karşı sürdürülen şiddet olayları, Ortadoğu’yu kan gölüne dönüştüren çatışmalar, Arakan’da, Afganistan’da sürdürülen şiddet... Bütün bunlar Batılı insanın kan dökücü ırasının bir türlü yatışma bilmezliği ile açıklanmaya değer...
Türkçenin deyişine bir daha başvuralım: asıl azmaz bal kokmaz. Doğrudur. Cümlenin mefhumu muhalifi de doğrudur: asıl (soylu) olmayan azar, saf olmayan bal da bozulur, kokar...
Yeryüzünde süregelen kan revan içindeki insanlık işbu azgınlığın eseri...
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.