Kızılderili şefe atfedilen bir sözdür; “İnsanlar birbirini niye öldürür ki? Beklesen, düşman bildiğin, bir süre sonra kendiliğinden ölecek.”
İşin sırrı beklemekte.
İnsan sabırsız.
*
15 Temmuz darbesi için de böyle bir durum geçerliydi.
“Askeriye elimizde, emniyet elimizde, istihbarat tamam, sivil bürokrasinin de her tarafına hâkim olduk. Geriye ne kaldı ki? Bir tek hükümetin gitmesi. O da bir gecelik iş.”
Böyle düşündüler ki harekete geçtiler.
Başarısız olunca vatandaşın aklına gelen soru, Kızılderili şefin sözüne benziyordu.
“Zaten her tarafı ele geçirmişler. Az daha darbe yapmaya gerek kalmayacakmış. Devletin tamamını zapt edeceklermiş. İyi ki bekleyememişler.”
*
Bütün kurumlara sızmışlar fakat çoğunluğu sağlayamamışlardı.
Kilit noktalara çöreklenmişlerdi.
Suyun başını tutunca, bütün muslukları tek tek kontrol etmeye gerek yok çünkü.
Geriye kalan, tereyağından kıl çekmeye benzeyecekti.
Kırk yıllık sızıntının sonunda, ödül büyük olacaktı.
Ancak hesap edemedikleri noktalar vardı.
Milletin direncini ve vatan sevgisini göz ardı etmişlerdi.
*
Darbe yapmak isteyenlere karşı ülkesini savunanlar, yalnızca sokakta, meydanda, medyada, emniyet ve askeriye içindekiler değildi.
Bir de görünmeyen kahramanlar var.
Siber alanda mücadele verenleri unutmamak gerekir.
FETÖ yanlılarının sosyal medyada ve genel olarak siber âlemde çok güçlü göründüklerini kabul etmek durumundayız.
Onların saldırılarına 24 saat aralıksız karşı koyan Ayyıldız Tim’in ne kadar başarılı olduğu, maalesef yeterince bilinmedi, bilinemeyecek.
*
Ayyıldız Tim’den Mehmet İshak Telli’nin kaleme aldığı “15 Temmuz’un Siber Askerleri” isimli kitap, bu konuda merak sahibi olanlar için, önemli bir eser.
“Son yıllarda yaşanan gelişmeleri ve gerçekleşen teknolojik savaşları göz önünde bulundurmamızı” isteyen Telli, yazılanların hayal ürünü olup olmadığının kararını okurlara bırakıyor.
Ancak, tarihin gösterdiklerine baktığımızda, ne derece çetin bir gerçekle yüz yüze olduğumuzu fark edeceğimiz aşikâr.
Darbeden dört ay kadar önce “yakında darbe olabileceğini” yazdığını da hatırlatıyor yazar.
*
Yazılanların gerçek olaylardan alındığını, kitapta geçen isim, ülke ve şehirlerin güvenlik sebebiyle değiştirildiğini belirtiyor ve şöyle söylüyor:
“On iki senelik bir çalışmanın ürünü olan bu kitabı yazmakta ne kadar zorlanmış olsam da ülkemin gençlerinin neler başarabildiğini göstermek, milyonlarca gencimize ülkesi için bir şeyler yapabileceklerinin bilincini vermek, ülkemizin savunmasının önemini aktarmak, bu sürenin yorgunluğunu ve yükünü ortadan kaldırıverdi.”
Ayyıldız Tim’in dünyanın sayılı istihbari Hack gruplarından biri olduğunu belirten yazarın bu düşüncesine kitabı okuyanlar da iştirak edecektir.
*
Devamlı 15 Temmuz’dan bahsedilmesinden rahatsız olanlar…
Olmayın.
Henüz bir yıl geçti.
Daha bin yıl sürecek.
En az bin yıl.
Tıpkı 1071 Malazgirt zaferi gibi, bu milletin yazdığı 15 Temmuz destanı da asla unutulmayacak.
*
“Oldu bitti… Geride kaldı… Biz şimdi ileriye bakalım” gibi iyi niyetli düşünce izlenimi veren eleştiriler, yersiz ve haksız.
15 Temmuz’da yiğitlerimizin çıplak elle darbecileri alt etmesi, sıradan bir iş değildir.
Dünya tarihinde görülmemiş bir hadisedir.
Bütün dünyaya örnek teşkil etmiştir, edecektir.
Rahatsız oluyorsanız, şikâyet ediyorsanız, sizin bu tavrınız darbecilerin ekmeğine yağ sürmek anlamına gelir.
Sürmeyin. Katıksız yesinler.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.