MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Salı günkü grup konuşmasında Ak Parti ile ittifak mesajı verince Ankara’da 2019 senaryoları yeniden gündeme oturdu.
İlk mesajı alan Kılıçdaroğlu oldu.
Dün, 2019 yolunda nasıl bir tutumla ilerleyeceğini gösterircesine, genel başkanının değiştiğinden bile dün haberdar olduğumuz DSP’ye gitti.
Bu partinin Genel Başkanı Önder Aksakal’la görüştü.
Bu ziyaretle CHP yönetiminin kafasında nasıl bir 2019 hazırlığı var sorusunun ucunu da göstermiş oldu Kılıçdaroğlu.
Bu çatının altında kimlerin olacağı da aşağı yukarı belli gibi.
Ana omurgasını CHP-HDP-İP’nin oluşturacağı, irili ufaklı sol partilerle belki Saadet Partisi’nce de desteklenen bir ortak aday.
Diğer cenahtaki ana omurgada ise, AK Parti ve MHP olacak gibi görünüyor.
Şayet, iki parti arasında 15 Temmuz sonrası ortaya çıkan ittifak iklimi bozulmazsa.
Bahçeli, Salı günkü konuşmasında bu yakınlaşmaya dönük sağlı-sollu kroşelere direnç göstereceğini, bundan kolay vazgeçmeyeceğini ortaya koymuş oldu.
Önce, Bahçeli’nin şu açıklamasını araya girmeden bir hatırlatmış olalım:
Bahçeli, aynı konuşmada seçim barajının yüzde 10’dan aşağı çekilmesi yönündeki ilk çağrısını da geniş bir çerçevede açıklamıştı.
AK Parti’nin son kamuoyu anketini geçenlerde Parti’nin Arge işlerinden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ açıklamıştı.
Bu açıklamaya göre, iktidar partisi yüzde 50 bandındaki oylarını koruyor.
Bu durum, uyum yasalarının siyasette pazarlık konusu olacağı önümüzdeki süreçte Ak Parti’nin telaşlı bir ruh hali ile hareket etmeyeceğini gösteriyor.
Bununla birlikte, MHP ile olan yakınlaşmadan kolayca vazgeçebileceği gibi bir anlam çıkarmak da kolay değil.
Kamuoyu araştırmaları, siyaset denklemine yeni giren Akşener’in partisinin yüzde 6/7 bandında bir oy alabileceğini gösteriyor.
Meclis'teki üç partiden de birbirine yakın oranlarda oy devşirmekte olduğu düşünüldüğünde, mevcut denklemi sarsıcı bir gücünün olmayacağı ortaya çıkıyor.
Bu durumda;
Ak Parti’nin Bahçeli’nin çağrısına nasıl cevap vereceği sorusu önemli hale geliyor.
Ak Parti yönetim kademelerinde seçim sisteminin değiştirilerek daraltılmış seçim modeline geçiş yönünde bir çalışma yapıldığını biliyoruz.
Başbakan’ın Bahçeli’nin ilk açıklamasına Washington’dan verdiği cevap, seçim barajı ile bu konunun birlikte masaya getirilebileceği ihtimalini ortaya koymuştu.
Dolayısıyla Ak Parti ve MHP arasında bu iki konunun birlikte müzakere edileceği tahminini şimdiden yapabiliriz.
Hürriyet Gazetesi yazarı Ertuğrul Özkök’ü, kıyıya vurduğu halde, kendisini hâlâ okyanusun derinliklerinde zanneden bir balinaya benzetiyorum.
Zavallı balina…
Sanıyorum artık beynine giden oksijen kanallarındaki tıkanma da arttığı için ne durumda olduğunu kendisi de bilmiyor.
Özkök’ü eski, ama çok eski zamanlarda sık okurdum.
Operasyonel gazetecilik yaptığı günlerde, hem attığı manşetler, hem de köşe yazıları ile kimlere hareket çektiğini anlamak için.
Ama uzun süredir okumuyorum.
Niye?
Çünkü çok şükür artık onun dediklerinin olmadığı bir Türkiye’de yaşıyoruz.
Dünkü yazısında ismimi vermeden yaptığı hakaretleri de bir arkadaşımın uyarısıyla öğrenmiş oldum.
Şimdi kendisine iki çift laf edelim.
Birincisi; günde üç-dört bin satan bir gazetede yazıyorsam eğer, neden benim yazdıklarımı okuyorsun?
Kaale alınacak biri değilsem eğer, neden hop oturup hop kalkıyorsun?
Kaale alıyorsan, hakaret etmek yerine neden daha kıymetli bir karşı fikirle karşıma çıkmıyorsun?
Bak ben senin yazılarını en az 7-8 senedir okumuyorum.
Bana bir atıf yapsa da mutlu olsam diye kompleks içinde olan biri de değilim.
Tam olarak ya da bir yıl eksiğiyle babam yaşında adamsın.
Bana bu lafları ettirmeye utanmıyor musun?
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.