Bugün de o trafiğin nasıl yürüdüğüne bakacağız.
29 Temmuz 2016, yani 15 Temmuz kalkışmasından iki hafta sonra, Ortadoğu’dan geçtiği dikkat çekici haberlerle tanınan Londra merkezli Middle East Eyes sitesinde, yayın yönetmeni David Hearst imzalı bir haber çıktı.
Haber, kaynağını Türk istihbaratına dayandırıyordu ve şöyle diyordu:
Haber, belki de 15 Temmuz’un curcunalı günlerine rastladığı için yayınlandığı tarihte yeterince ilgi görmedi.
İlerleyen aylarda Gerçek Hayat dergisinin aynı konuyla ilgili kapsamlı bir dosya hazırlayıp okurlarıyla paylaştığına tanık olduk.
Şimdi o haberden yola çıkarak darbe kalkışması için yapılan fonlamanın nasıl bir trafik izlediğine bakalım:
1-Birleşik Arap Emirlikleri hükümeti, FETÖ’ye para yardımı yapmak için bir aracı belirledi. Bu aracı, Abu Dabi Veliaht Prensi Muhammed bin Zeyid el Nahyan ile yakın ilişkileri olan Muhammed Dahlan idi.
Gazze’de Hamas iktidara gelmeden önce El Fetih partisinin bu bölgedeki lideri olan Dahlan, yolsuzluktan yargılanmaya başlayınca Filistin’i terk edip Körfez’e sığınmıştı.
Sürgün yeri olarak da Abu Dabi’yi seçti.
2-Habere göre Dahlan’ın Fetullah Gülen ile iletişim kurmasına, ABD’de yaşayan Filistinli bir iş adamı yardımcı oldu. Bu iş adamının kimliği Türk gizli servisi tarafından biliniyordu.
3-BAE’de bulunan Sky News Arapça ve Al Arabiya gibi medya kuruluşları, 15 Temmuz gecesi Türkiye’deki darbe girişiminin başarılı olduğu ve hatta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yurt dışına kaçtığı gibi asılsız iddialar ortaya attılar.
4-BAE hükümeti ancak 16 saat sonra, yani ancak darbe girişiminin başarısız olduğu kesinleşince bu girişimi kınadı.
5-Devamında BAE sosyal medyasında Dahlan’a yönelik öfke dolu mesajlar paylaşılmaya başladı.
BAE hükümeti de, Dubai havalimanında darbeci olduğu öne sürülen iki Türk generali yakalayıp iade ederek Ankara ile ilişkileri düzeltmeye çalıştı.
6- Dahlan BAE’yi de terk etmek zorunda kaldı ve şimdi Mısır’da yaşadığı sanılıyor.
Bu 6 maddelik hikayeden şu özet çıkıyor:
Birleşik Arap Emirlikleri, Ortadoğu’da İsrail’in ayakçılığını yapan mafyatik işlere bulaşmış, Türkiye’deki gezi eylemlerinde de adı geçen Dahlan’ı kullanarak 15 Temmuz’a destek atıyor.
Ne ile?
Para gücüyle.
Ancak darbe kalkışması başarısız olunca paniğe kapılıp araya koyduğu adamını satıp geri çekiliyor.
Hikayenin özeti bu.
İsim vermiyor ama kast edilen adresin neresi olduğu besbelli.
Sözleri gibi.
Bir ucu her durumda Türkiye’ye uzanma ihtimali olan Katar krizinin baş mimarlarından biri olan Birleşik Arap Emirlikleri’nin bu operasyondaki rolü belli olunca Erdoğan bir hatırlatmada bulunuyor.
Sizin yakın zamanda Türkiye ile ilgili neler yaptığınızı biliyoruz hatırlatması.
Middle East Eye’ın Yayın Yönetmeni David Hearst geçen gün El Cezire’nin İngilizce yayınına katıldı ve Katar kriziyle ilgili yine dikkat çekici laflar etti.
Şöyle şeyler dedi:
Parayla lobi faaliyetinde bulunmak, parayla suni gündemler oluşturmak, kara kampanyalar yürütmek, para karşılığı algı operasyonları yapmak ve devamında gelecek fiili operasyonların zeminini sağlama almak…
Ben şunu soruyorum:
Katar krizi öncesi ABD basınında algıları hazırlamak için para karşılığı 14 adet makale yayınlatılmışsa eğer, şu geçen 4 yıl içinde aynı ABD basınında Türkiye aleyhine hangi mecralara kaç para karşılığında kaç tane yazı yazdırıldı.
Bunlar hele bir ortalığa dökülsün, etraf kanalizasyon kokusundan geçilmez hale gelecek.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.