Yıllık izinde olduğumuz için ‘racon’ tartışmalarına yetişemedik. Bu konular asla bitmez. Çünkü bireysel güç zehirlenmesi her vakit olur. Toplu zehirlenme yaşanmasın yeter.
Şahit oluyor veya maruz kalıyoruz. Değişik mizaçlar türedi. Bunlar birkaç sene öncesine değin yoktu.
Hiç durmadan niyet okuyorlar. İnsanları samimiyet testine tâbi tutuyorlar. Her iyiliğin altında bir kötülük, güzelliğin arkasında çirkinlik arıyorlar.
Bu şekilde devam edip gidiyor. Ahlâktan, dostluktan, iyilikten bahsedince, mutlaka imalı karşılıklar geliyor. “İnsan, daima kendisinde eksik olan şeyleri dile getirir” gibi. Peki, yüzlerce yıldır bu konularla ilgili ortaya konan kıymetli eserleri ve muhterem sahiplerini ne yapacağız?
Fedakârlığa, kardeşliğe, birlikte başarmanın tadına, karşılıksız iyiliğe inanmıyorlar. Ekip çalışmasını ‘ahbap-çavuş’ ilişkisi olarak görüyorlar.
Bizimle beraber yaşamalarına, dergi ve gazetelerimizde yazmalarına rağmen; solculara saygı gösteriyor, sağcılara hürmet ediyor, İslâmcılara genellikle husumet besliyorlar. Derdimizle dertlenmiyor, sevincimize ortak olmuyorlar.
Hep aynı dil: Muhitlerin yıkıldığı günlerden geçiyoruz. Müslümanların yeni muhitler oluşturma çabalarını “çetecilik” olarak nitelendiriyor. Bir güzelliği veya başarıyı sana, bana yakıştıramıyor. İslâmcıları sürekli beceriksiz olmakla suçluyor. ‘Dava’ dediğinizde, yüzlerinde alaysı bir ifade oluşuyor.
Camiamızda hiç mi kayda değer bir şey olmuyor? Oluyor elbette. Zaten önce onları hedef alıyorlar.
Beş yılda neler yaşadık ve hangi badireleri atlattık?
Bölücü terör örgütü, memleketimizin bazı beldelerinde siper kazıp iç işgal girişiminde bulundu. Bakıyorsunuz, konuyla ilgili tek kelime etmemiş, etmiyor.
Bir kalkışma gördük. Güya ağaçların kesilmesine tepki olarak başladı ve isyan provasına dönüştü. Emniyetteki paralelcilerin özel gayretlerini de unutmayalım. Bu meseleyle ilgili rengini belli eden bir cümle kurmamış.
Dünyayı arkasına alan bir şer şebekesi, milletimizi ve memleketimizi ele geçirmeye kalkışmış. Direnmiş ve iki yüz elli şehit vermişiz. Böyle hayatî bir meseleyi neredeyse yorumsuz geçmiş. Belki günler sonra.
Önümüzdeki insanları karalamak ve bertaraf etmekle ilerlemiş, yükselmiş olmayız. Bu bizi geriye götürür, aşağıya düşürür.
Böylece ayrı bir yazının konusuna girmiş oluyoruz.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.