İsrail’inMescid-i Aksa’ya yönelik saldırıları bütün İslam dünyasındainfialuyandıracak bir noktaya gelebilir.Türkiye, İran ve S. Arabistan’ıaçık, çokzor tercihlerleyüz yüze bırakabilir, zorlayabilir. Hiç bir şekilde hafife alınamaz, İsrail’in“rutin”cinayetleri gibi görülemez, sadece İsrail ile Filistin halkı arasına sıkıştırılamaz.Müslüman dünyayı provoke etmeyi amaçlayanAksa üzerinden başlatılan bir kriz,çok iyi planlanmış, sonuçları iyi hesaplanmış bir krizdir. Daha önce Filistinli çocukları“bıçakları
İsrail’in
’ya yönelik saldırıları bütün İslam dünyasında
uyandıracak bir noktaya gelebilir.
Türkiye, İran ve S. Arabistan’ı
açık, çok
yüz yüze bırakabilir, zorlayabilir. Hiç bir şekilde hafife alınamaz, İsrail’in
cinayetleri gibi görülemez, sadece İsrail ile Filistin halkı arasına sıkıştırılamaz.
Müslüman dünyayı provoke etmeyi amaçlayan
Aksa üzerinden başlatılan bir kriz,
çok iyi planlanmış, sonuçları iyi hesaplanmış bir krizdir
. Daha önce Filistinli çocukları
iddiasıyla sokak ortasında şehit eden, bir şeylerin altyapısını daha o zamanlar hazırlamaya başlayan İsrail,
1969’dan bu yana Aksa’yı hedef alan en ciddi saldırıları yapıyorsa
, o kutsal mekanda insanlara kurşun yağdırıyorsa, ziyaretleri ve
engelliyorsa, burada
hesap Filistinliler’in çok ötesinde, bütün bölgeye hatta Müslüman dünyaya yöneliktir
.
İsrail yönetimi yeni bir konjonktür yakaladı..
savaşının oluşturduğu bölgesel kaos,
PKK üzerinden yürüttüğü yeni parçalama haritaları
, savaşı Suriye dışına taşırmaya dönük
girişimler,
’ı hedef alan Körfez krizinin oluşturduğu bölgesel gerilim ve boşluk, İsrail için
yeni bir konjonktür, oldukça geniş bir hareket alanı
oluşturmaktadır.
Kudüs’ün tamamen işgali, Filistin varlığının yok edilmesi, beraberinde
muhtemeldir. Müslüman ülkelerin kendi içinde çekişmeleri ve çatışmaları yüzünden
net, kararlı, etkili bir tavır
gösteremeyeceği hesaplanmıştır.
İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT
), 1969 yılında
Mescid-i Aksa’nın yakılması üzerine
kuruldu. Bir anlamda
için oluşturuldu. Şimdilerde böyle bir
ruhu da, gücü de, birlikteliği de yok
. Bazı ülkelerin baskın etkisi,
etkisi var sadece. Ama son on yılda coğrafyanın bu anlamda da yaptırım gücü zayıfladı.
İsrail’in ‘Golan’ı işgale
Özellikle Suriye üzerinden bütün bölgeyi parçalama hesapları devreye girince İsrail alanı daha da boş buldu.
“Suriye krizi boyunca İsrail neden suskun kaldı”
sorusunun cevabı işte bugünlerde veriliyor.
yönetimi, hem
Kudüs krizini tırmandırarak hem de Gazze’ye yeniden saldırarak bölge ülkelerini Suriye’nin bir kısmını işgal etmeye suskun kalmaya zorlayacak
. Buradan bakınca Aksa krizinin büyüyeceğini, ardından Gazze’ye çok yakında İsrail saldırılarının başlayacağını öngörebiliriz.
Bu kadar değil, düşünmemiz gereken
de var.
İsrail’i Aksa konusunda hareketlendiren
son ve belki de en etkili sebep Katar’ı hedef alan Basra Körfezi’ndeki krizdir
. Körfez İşbirliği Konseyi’nin adeta parçalanmasıyla sonuçlanan, Birleşik Arap Emirlikleri
(BAE) ve Mısır’ın tetiklediği
,
S. Arabistan’ı da oyuna getiren
Katar krizi, Arap dünyasını yeni bir
ye sürükledi. Krizi tırmandıran BAE’nin
İsrail’le yakın işbirliği hatta ortaklığı
, Mısır’ın İsrail ile
, S. Arabistan’ın da İsrail ile
görüntü vermesine yol açtı.
BAE ve Mısır yönetiminin İsrail ile anlaşarak Gazze’de yeni saldırılar için hazırlıklar yaptığı, Hamas yönetimini devirip
Muhammed Dahlan gibi bölgenin kiralık katilini Gazze’nin başına geçirmeye çalıştığı
, bunun için askeri birimler oluşturulduğu yönünde ciddi haberler var.
Bu öfke S. Arabistan’ı hedef alır!
Aksa’da
artarsa, Müslümanların
İsrail’in ağır
maruz kalırsa hatta Müslümanlara kapatılırsa Arap sokağında çok büyük bir
ortaya çıkacak. İşte tam bu sırada
BAE, Mısır ve S. Arabistan İsrail’e açık tavır almakta zorlanacak
. Bir şekilde
düşecek. İsrail’in yol açtığı öfke ise büyük oranda S. Arabistan’a yönelecek.
İsrail, Mısır, Muhammed Dahlan ve BAE
arasındaki kirli ortaklık..
İsrail istihbaratı, Mısır cunta yönetimi, Muhammed Dahlan ve onun patronu
BAE Genelkurmay Başkanı ve Abu Dabi Veliahtı Muhammed Bin Zaid el Nahyan bütün bölgeye çok çirkin bir tuzak kuruyor.
15 Temmuz’un da arkasında olan, destekleyen fonlayan bu güçler, İsrail’e yaranmak için,
Türkiye’nin bölgedeki etkisini kırmak için
uğraşadursun, Gazze’yi işgal ederek Türkiye’yi sıkıntıya sokmaya çalışadursun, Türkiye ile işbirliği halinde herkesi hedef alsın, kurşunu S. Arabistan’a sıkıyor.
Bütün bölgeye yönelen dış müdahalelerin taşıyıcısı işte bu ortaklıktır
, bu kirli ortaklıktır. İşler büyürse, amaçlarına ulaşamazlarsa, Arap Baharı benzeri bir öfke ortaya çıkarsa
onları kim koruyacak, göreceğiz
.
Burada her ihtimalde de kazançlı çıkacak olan İsrail’dir. Oyunu o kurdu, taşeronları kullanıyor. Hem de yeni bir
ve
’nın yok edilmesi pahasına…
Ama
Aksa’nın öfkesinin bedeli çok ağır olacak
. Kim bedel ödeyecek, yakında göreceğiz…
BAE, Mısır ve Dahlan Mescid-i Aksa’yı sattı.
Hem de İsrail’e açıkça sattı…
#İsrail
#Mescid-İ Aksa
#BAE