Yüksek Askeri Şura (YAŞ) toplantısı çarşamba günü 4 saat sürdü ve bitti. Eski teamüller yerle bir oldu. Artık yeni teamüllerden söz ediyoruz.
Türkiye 15 yıllık Ak Parti iktidarında çok büyük tabuları yıktı. Ve o tabular yıkıldığında gördük ki “korkular” üzerine inşa edilmiş nice zamanları yaşamak zorunda kalmışız.
Ak Parti iktidarı dedimse burada Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın liderliğinin altını çizmekte de yarar var.
Çünkü, bazen test etti, bazen sabretti, bazen “isteseler de istemeseler de alışacaklar” diyerek direndi.
Nihayetinde “normalleşme” olağanüstülükler bir bir aşılarak gerçekleşti.
Bakın, başörtülü bakan var, milletvekili var, asker var, polis var… Ve kimse artık bunu yadırgamıyor.
Bakın, YAŞ’ta Donanma Komutanı’nın yerine Kurmay Başkanı Deniz Kuvvetleri’nin başına komutan oluyor kimse yadırgamıyor.
Daha yakın geçmişte Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanları bir günde emeklilik kararı aldı, hükümet birkaç saat içinde tümünün boşluğunu dolduracak atama yaptı. İşler tıkır tıkır yürüdü.
Bakın, Kürtçe konuşuyor insanlar, Kürtçe söylüyor şarkılarını kimse “ne oluyoruz” demiyor.
Bakın “Çakmak Salonu”nda “Çok Gizli Toplantı” ibaresiyle toplanmıyor YAŞ... Çankaya Köşkü’nde sivillerin ağırlıkta olduğu bir masanın etrafında Başbakan’ın başkanlığında toplanıyor ve kimse yadırgamıyor.
Dindarlar da memnun tabuların yıkılmasından, liberaller de ulusalcılar da demokratlar da bence.
Zira Mustafa Kemal’in kabri başında dua da ediliyor, saygı duruşunda da bulunuluyor... Kimi aklıevvelin dışında bu da yadırganmıyor. Ve bir provokasyon kokan heykel saldırısına ilk tepkiyi dindarlar koyuyor, mesela!
Yani kim hangi meşreptense o meşrebin gereğini yerine getiriyor ve ne ülke elden gidiyor, ne irtica hortluyor ne de kıyamet kopuyor!
Tabii ki istisnalar yok mu? Var elbet!
Çanakkale’de açığa alınan polisin halleri gibi mesela...
Ak Parti’nin Türkiye siyasetine en önemli katkısı sanırım normalleşmedir. Yani korkularla dolu, tabularla dolu ‘dokunulamaz’, ‘eleştirilemez’ sanılan alanları bir bir yok etmesidir.
Her demokratik toplumda marjinaller de vardır. Ama hiç bir zaman ana omurgayı o marjinaller dolduramaz. Şimdi de aynısı oluyor.
Yakın geçmişte toplumdan uzak nice marjinal düşünce bu memlekete ‘normalmiş’ gibi sunulup kabul görmüştü. Ama artık o dönemler bir bir kapanıyor. Normalleşme sağlanıyor.
YAŞ toplantısı da bunun en son örneği...
Ha bir de YAŞ’ta sivil iradenin güçlenmesi bir takım çevreleri ‘Atatürkçüler tasfiye olacak’ endişesine sevket etmişti ya hani... O endişenin yersizliğine bir örnek olsun...
Hava Kuvvetleri Komutanı için kuzeni ‘Katıksız bir Atatürkçü’dür diyor ve o katıksız Atatürkçü Hava Kuvvetleri’nin başına atanıyor.
Biz hep birlikte Türkiye’yiz bunu hiç unutmayın emi.
Uzun iktidar dönemleri için normal sayılabilecek bir atmosfer var teşkilatlarda ve belediyelerde. “Ne de olsa alternatifimiz yok. O yüzden ne yapsak kardır” diyenlerin bir kısmı hala görevde ve hala o küçük iktidar alanlarını koruma derdinde.
Kendilerini tanımlarken ‘Ak Partili’ olarak tanımlıyorlar. Ve fakat ne kuruluş felsefesinden haberleri var ne de Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın ‘derdinden...’
Küçük iktidar alanlarını muhafaza etmeyi, muhafazakarlık biliyorlar. ‘Dünyevileşmedik’ demek için de yılda bir kaç kez umre yapıyorlar. Sonra da ortalıkta caka satıyorlar.
Buna mukabil, yüzde 50 artı 1 ile iktidar olunabileceğini yeni yeni farkeden muhalefetse 2019 varyasyonlarını şimdiden dolaşıma sokmaya çalışıyor. SONAR’ın Başkanı Hakan Bayrakçı’nın ikidir İlhan Kesici ismini anması... Meral Akşener’e reverans yapması bundandır.
Ak Parti, çok yakın gelecekte teşiklatlarında ve yerel yönetimlerde değişim gerçekleştiremezse 2019’daki seçimlerde büyük sürprizler olabilir.
Demedi demeyin.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.