Psikolojinin ekonomide ne anlama geldiğini bilmeyenimiz yok. Piyasaları alt üst etmenin yolu da, güven tesis etmenin yolu da psikolojiden geçiyor.
Ya genel istirar için? Ekonomiden farkız mı? Hayır!
Bunu bilenler de her fırsatta psikolojimizle oynamak için türlü türlü numarayı çekiyor.
FETÖ’nün belirgin taktiğiydi... Yine Türkiye’nin geleceğini ipotek altına almak isteyen çevrelerin de...
Özgüvenimizi zaafiyete uğratmak isteyenlerin neler yaptığına gelince...
Sosyal medyadaki yalanlara ve üslupsuz siyasetçilerin dillerine bakmak yeterli sanırım.
Başbakan Binali Yıldırım salı günü Amerika’ya gidiyor. Yıldırım’ın ani Amerika ziyaretinin arkasında ne var, henüz bilmiyoruz.
Ancak son dönemde Amerika ile yaşanan gerginliğin bu seyahatin ana konusu olacağından şüphe yok.
15 Temmuz darbe ve iç işgal girişiminin baş faili FETÖ terör örgütünün ele başı Fetullah Gülen hala Amerikan korumasında ve Amerika’da.
Yine, 15 Temmuz darbe teşebbüsünün azmettiricisi ya da organizatörü olarak düşünülen bir takım isimlerle Amerika’nın doğrudan irtibatına işaret eden bulgular söz konusu.
Örneğin, Amerika’nın İstanbul Başkonsolosluğu’nda görevli Metin Topuz’un ifadesi, ele geçirilen telefonunundaki trafiğin içeriği Amerika’yı oldukça tedirgin etti.
15 Temmuz’un arkasındaki karanlık odağa ışık tutuldukça Amerika’nın Türkiye konusundaki agresifliği artıyor. Neden acaba?
Amerikan yönetiminin Topuz’un tutuklanmasından sonraki üslubu ilişkilerin daha da gerilmesine neden oldu.
Nihayetinde vizelerin karşılıklı olarak dondurulması, koruma krizi, Amerikan silahlarının ithalatının durdurulması filan krizin görünür yansımaları.
Başbakan Yıldırım’ın ziyareti öncesi iki husus daha var ki en az FETÖ meselesi kadar Amerika ile Türkiye ilişkilerini derinden etkiliyor.
Sayın Yıldırım’ın Amerika ziyareti öncesi öne çıkan ikinci husus ise Suriye krizi ve PYD/PKK terör koridorudur.
Türkiye’nin tüm ısrarlı çağrılarına, bütün belge ve dökümanlarına rağmen Amerika Suriye’de kendisine PYD/PKK terör örgütünü partner seçmiştir. Bu örgüt üzerinden Türkiye güneyinden kuşatılmak istenmektedir.
En son Şemdinli’deki PKK saldırısında kullanılan silahların bir kısmının Amerika tarafından PYD’ye verilen silahlar olduğunun tespit edilmesi ise Yıldırım’ın Amerika ziyaretinde mutlaka gündeme gelecektir.
Suriye’de iç savaş artık bitmek üzere. Anladığımız kadarıyla şu günlerde “al ver” meselesi tartışılıyor. Kim nerede, ne kadar, nasıl olacak soruları netleşecek. Kuzey Irak’taki Barzani zorlaması ise bölgenin yerlileri tarafından bozuldu. O yüzden PYD/YPG meselesi ile Kuzey Irak’ın geleceği de Türkiye ile Amerika arasında bir kez daha tartışma konusu olacak.
Başbakan Binali Yıldırım’ın Amerika ziyareti işte bu ortamda gerçekleşecek. Burada mühim olan psikolojimizi bozmaya dönük hem içeriden hem dışarıdan yapılacak tazyik ve tahriklere karşı dirençli olmaktır. Özgüvenimize yönelik yapılacak saldırılara karşı uyanık olmaktır.
CHP sözcüsünün bugünlerde ağızında gevelediği o “diktatör” yaftasının da neye hazırlık olduğunu bilmek demektir.
Sahi, CHP’lilerin kulaklarına kim ne fısıldadı da ağızlarını yine bozdular?
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.