Önceki yazımızda, “Cumhuriyetçi Parti”deki iç savaşın bir yansıması olan 12 Aralık’taki Alabama’daki Senato seçimlerine değinmiştik. Cumhuriyetçi senatör adayıRoy Moore’un radikal bir “Evanjelist”olarak şöhret kazandığını hatırlatmıştık. Cumhuriyetçi Parti’nin ana akım liderlikleriyse Moore’u istemiyordu. Alabama seçimleri için Cumhuriyetçi Parti’nin Senato liderliğiLuther Strange’ı aday göstermişti. Trump da Strange’ı desteklemişti. Eski Beyaz Saray Baş StratejistiSteve Bannonise Trump için savaş
Önceki yazımızda, “
Cumhuriyetçi Parti
”deki iç savaşın bir yansıması olan 12 Aralık’taki Alabama’daki Senato seçimlerine değinmiştik. Cumhuriyetçi senatör adayı
Roy Moore
’un radikal bir “
Evanjelist”
olarak şöhret kazandığını hatırlatmıştık. Cumhuriyetçi Parti’nin ana akım liderlikleriyse Moore’u istemiyordu. Alabama seçimleri için Cumhuriyetçi Parti’nin Senato liderliği
Luther Strange
’ı aday göstermişti. Trump da Strange’ı desteklemişti. Eski Beyaz Saray Baş Stratejisti
Steve Bannon
ise Trump için savaş verdiğini savunarak Strange’ın karşısına
Moore
’u çıkardı. Ön seçimlerde Moore’un kazanmasıyla Bannon, partinin kurumsal liderliğine karşı elini güçlendirdi. Bannon, 2018’deki Senato seçimlerinde de kurumsal liderliğe savaş açtığını ve Trump’ın seçim vaatlerine bağlı isimleri destekleyeceğini ilan etti.
İngiltere’de “AB” ve göçmen karşıtı “
Birleşik Krallık Bağımsızlık Partisi
”nin eski lideri,
“Brexit”
kampanyasının sembol isimlerinden
Nigel Farage
Alabama’ya gelerek Bannon ile poz verdi. Bu ilginç ilişki ‘
Kutsal İttifak
’ olarak niteleniyor. Bannon’ın politik söyleminde, Osmanlılar'ın 1683’deki “
Viyana Kuşatması
”na karşı Hıristiyan devletlerin gerçekleştirdiği ‘
Kutsal İttifak
’a bolca atıfların yer aldığını hatırlatalım. Bannon’ın “
Küresel Çay Partisi”
olarak tanımladığı blokta AB ülkelerindeki ırkçı, göçmen karşıtı, anti-İslam partiler de yer alıyor. “Küresel Çay Partisi”nin belirgin özelliklerinden biriyse, ‘
İsrail yanlısı’
olması.
Alabama eyaleti Cumhuriyetçilerin kalesiydi. 2016’daki Başkanlık seçimlerinde Alabama’da Trump yüzde 62 oy alarak rakibi
Hillary Clinton
’a 28 puan fark atmıştı. Alabama, Evanjelist Hıristiyanlar'ın da kalesi. Eyalet nüfusunun neredeyse yarısını teşkil eden Evanjelistlerin yüzde 85’i ‘
Beyaz
’, yüzde 9’u ‘
Siyah
’, yüzde 2’si ‘
Hispanik
’. Demokratlar 25 yıldır Alabama’da senatör seçtiremediler. Bu yüzden Moore’un kazanması çantada keklikti.
Alabama’da Demokratların adayı ise eski savcılardan
Doug Jones
idi. Jones, Alabama’da “Siyahlar”ın devam ettiği bir kiliseye 1963’te gerçekleştirilen ve 4 kız çocuğunun hayatını kaybettiği bombalı saldırının faillerinden 2 Irkçı’nın yargılanıp cezalandırılmasında önemli rol oynamıştı. Bannon ve Moore seçim kampanyasında Jones’dan çok Cumhuriyetçi Parti’nin Senato Çoğunluk Lideri
Mitch McConnel
’i hedef aldılar. Bu iç çatışma, Moore hakkındaki cinsel taciz iddialarıyla daha da şiddetlendi. Senato’daki ana akım Cumhuriyetçilerden seçmenlerin Moore’a oy vermemelerini isteyenler bile çıktı. Cumhuriyetçi Senatör
Jeff Flake
, Jones’a sembolik olarak 100 dolar bağışladı. Moore’un seçilmesi halinde Senato’dan atılması için ana akım Cumhuriyetçi senatörlerin gizli bir toplantı yaptıkları medyaya sızdı.
Cinsel taciz iddiaları, kölelik dönemine ilişkin bazı olumlu vurgulamalar ile Cumhuriyetçiler arasındaki çatışma seçimlerin kaderini değiştirdi. Film yapımcısı
Harvey Wein
stein ile
Senatör Al Franken
gibi ünlü Demokratları da içeren cinsel taciz iddiaları iki parti arasında ‘
kültür savaşları
’na dönüştü. Moore’a yönelik cinsel taciz iddialarıysa Muhafazakâr cephede kırılmalara yol açtı. Trump, Bannon ve hempaları bu koşullarda bile Moore’a sahip çıktılar.
“
Siyah Güç
” harekete geçti ve 1963’teki kilise saldırısına ilişkin “Hafıza” canlandı. Siyah seçmenlerin katılım oranı yükseldi. Siyahların yüzde 95’i Jones’’a oy verdi. Genç ve eğitimli Evanjelistlerden Jones’a kaymalar oldu. Onbinlerce Evanjel ise sandıklara gitmedi. Yaklaşık 2 puan farkla Moore kaybetti. Senato’da Cumhuriyetçiler 52, Demokratlar 48 koltukla temsil ediliyordu. Bu tablo değişti. Senato aritmetiğindeki bu fark Trump için iyi bir haber değil tabii ama ana akım Cumhuriyetçiler mutlu görünüyorlar.
Steve Bannon
ise büyük ümit bağladığı Moore’un kaybetmesiyle sırra kadem bastı. Bu satırlar yazıldığında Bannon’dan hâlâ ses yoktu.
#ABD
#Donald Trump
