‘Önce Amerika’ydı, ‘önce İsrail’ oldu!

ABD Başkanı Donald Trump’ın, Kudüs’ü yahudilerin ebedî başkenti olduğunu ilan eden ve İsrail Büyükelçiliği'nin Tel Aviv’den Kudüs’e taşınmasını içeren kararı kendi ülkesinde de şiddetle tartışılıyor. 'Mueller Soruşturması'yla köşeye sıkışan Trump, Amerika’da 'İsrail Lobisi'nin imkanlarından yararlanmak istiyor olabilir. İsrail yanlısı şahinler tarafından etrafı sarılan Trump’ın netameli Kudüs kararından en fazla sevinen kuruluş ise 'Amerikan Siyonist Organizasyonu (ZOA)' oldu. 'ZOA' çevresi, Trump’ın kararını bayram havasında karşıladı.

Netanyahu ve partisi 'LİKUD'un ABD’deki en sadık taraftarı olan 'ZOA', 2016’daki başkanlık seçimlerinde Trump’ı destekledi. Bu destek, Trump’ın Netanyahu’ya kol kanat germesi ve Kudüs’ü başkent ilan etmesi karşılığında verildi. 'ZOA'nın finansörlerinden meşhur 'Kumarhaneler Kralı' milyarder Sheldon Adelson da Trump’ın mega-bağışçıları arasındaydı. Adelson ve ZOA, Trump’ın Kudüs vaadinin en sıkı takipçisiydiler. Kendilerini 'Trumpist'ler ve 'Hıristiyan Siyonistler' olarak tanımlayan 'Radikal Sağ' hareketin Steve Bannon başta olmak üzere ileri gelen isimleriyse 'ZOA'nın 'Beyaz Saray'daki sadık müttefikleriydi. 'Beyaz Saray Baş Stratejistliği' görevinden 'Küreselci' ekip tarafından kovulan Bannon, yeniden 'Breitbart News'in başına geçti. Bannon, Trump’ın gerçek gündemini baltaladıkları gerekçesiyle Cumhuriyetçi Parti’nin ana akım liderliğine savaş açtı. 'ZOA' ve başkanı Morton Klein, Parti’deki iç savaşta Bannon’ın yanında saf tuttu.

Trump’ın 2018’deki Senato kısmî seçimlerinin yanı sıra 2020’deki Başkanlık seçimlerinde 'Yahudi Lobisi'nin finansal desteğine şiddetle ihtiyacı var. Trump Kudüs kararıyla Yahudi bağışçıları yanına çekmeyi amaçlıyor. Nitekim 'Senato Dış İşleri Komitesi'nin üst düzey üyelerinden Demokrat Senatör Ben Cardin, Senato Azınlık Lideri Chuck Schumer ve Demokratların önemli bağışçılarından milyarder iş adamı Haim Saban, Trump’a destek mesajları verdiler. Demokrat Parti’deki Yahudi asıllı Senatör Bernie Sanders başta olmak üzere, Trump’ın Kudüs kararının Ortadoğu’da barış çabalarına onarılmaz bir şekilde zarar vereceğini düşünenler de var tabii. Bu arada George W. Bush döneminde Savunma Bakanlığı yapan 'Neocon' şahinlerden Donald Rumsfeld de Trump’ı alkışlamakta gecikmeyecekti.

Bu arada aklıma gelmişken hatırlatayım, Sheldon Adelson 12 Kasım’da Steve Bannon’ın ‘onur konuğu’ olarak yer aldığı, 'ZOA'nın New York’ta düzenlenen galasına katılmamıştı. Adelson ailesi bir açıklama yaparak Bannon’ın Cumhuriyetçi Parti’nin ana akım liderliğine karşı yürüttüğü iç savaşın parçası olmadığını belirtmişti. Açıklamada Adelson’ların Mitch McConnel’i desteklediği de ifade edilmişti. Bannon’ın ‘Trump’ın gerçek gündemi’ için birlikte omuz omuza mücadele ettiği bilge kişi olarak övgüler yağdırdığı Adelson’ın neden böyle bir açıklama yaptığı şimdi çok daha iyi anlaşıldı. Demek ki Adelson, Trump’ın Kudüs kararını vermesini kolaylaştırmak için Cumhuriyetçi Parti’nin ana akım liderliğinin desteğini almak istedi ve bu yüzden Bannon ile galada yan yana görünmek istemedi. Bannon’ın galada Trump’ı “Reagan’dan bu yana İsrail’in en güçlü destekçisi” ilân ettiğini de hatırlayalım.

Başkanlık kampanyasını 'Önce Amerika' söylemiyle temellendiren Trump’ın 'Önce İsrail' pozisyonuna gelmiş olması sıradan Amerikalıların hayatında olumlu bir değişikliğe yol açmayacak elbette. Sözde ‘Vergi reformu’ da serveti yine yüzde 1’e dağıtıyor. Hem vergi reformunda ve hem Kudüs kararında sıradan Amerikalılar değil, zenginlerin finanse ettikleri vergi lobileriyle Netanyahu’yu destekleyen lobiler kazançlı çıktılar. Tabii kararın getireceği yüklü miktarda masrafları da her zaman olduğu gibi yine sıradan Amerikalılar ödeyecekler.